Translation of "ستة" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "ستة" in a sentence and their turkish translations:

- هؤلاء الأولاد يبلغون ستة عشر عاماً.
- هؤلاء الصبية يبلغون ستة عشر عاماً.

Bu oğlanlar on altı yaşındalar.

- شرب سامي ستة كؤوس من الخمر.
- شرب سامي ستة كؤوس من النّبيذ.

Sami altı bardak şarap içti.

ولم أره لمدة ستة أعوام."

öğretmenimin bilmesini istiyorum."

كنت أعلاجه لمدة ستة أشهر.

ve altı aydır ona tedavi uyguluyordum.

"كم عمرك؟" "ستة عشر عاماً"

"Kaç yaşındasın?" "On altı yaşındayım."

قسمت الكعكة إلى ستة قطع.

Pastayı altı parçaya böldü.

خلق الله الأرض في ستة أيام.

Tanrı dünyayı altı günde yarattı.

أقلعت عن التدخين منذ ستة أشهر.

Altı ay önce sigara içmeyi bıraktım.

وعشتُ في الولايات المتحدة لمدة ستة سنوات.

Altı yıl boyunca Amerika'da yaşadım.

البرازيل تتالف من ستة و عشرين ولاية.

Brezilya yirmi altı eyaletten oluşur.

فمثلًا إذا اخترت ورقة الستة سباتي فأضف ستة،

Mesela, sinek altılı seçtiyseniz sayınaza altı ekleyin,

وما زال لدينا ستة أشهر من العلاج أمامنا.

ve tedavinin daha altı ayı vardı.

لمدة ستة أيام، يخطط لمؤتمر المعارف الأول. مؤتمر التعليم.

altı gün boyunca 1. Maarif Kongresi’ni yapıyor. Eğitim Kongresi.

لذا عندما تم تأكيد الحالات الأولى بعد ستة أشهر،

Onaylanan ilk vakalardan altı ay sonra

اليوم هناك ستة فصائل على قيد الحياة يٌصنفوا فى فئتين .

Bugün ise sağ kalan altı türü var ve iki gruba ayrılıyorlar.

عندما عبر الجيش نهر الدانوب مرة أخرى بعد ستة أسابيع ،

Ordu altı hafta sonra Tuna'yı tekrar geçtiğinde,

اكثر من ستة طوابق حتى جاء المصمم والمهندس اليشيا اوتيس

dünyaya ilk güvenlik asansörünü gösterene kadar altı kattan fazla

موسوعة جينيس للارقام القياسية بطولٍ وصل الى ستة عشر كيلو

. On altı kilometre uzunluğunda rekorlar

واحد، اثنان، ثلاثة، أربعة، خمسة، ستة، سبعة، ثمانية، تسعة، عشرة.

Bir, iki, üç, dört, beş, altı, yedi, sekiz, dokuz, on.

ستة منا سيذهبون في رحلة إلى الشاطئ نهاية هذا الأسبوع.

Bizden altı kişi bu hafta sonu sahile bir geziye gidiyoruz.

انتقل سامي إلى مكان يبعد ستة ساعات عن مكان عمله.

Sami çalıştığı yerden altı saat uzağa taşındı.

كنت واحدة من ستة ضيوف في يخت قيمته 22 مليون دولارا،

22 milyon dolarlık bir yattaki altı misafirden biriydim.

ورفيقي في السلاح لمدة ستة عشر عامًا والذي اعتبرته صديقي المفضل ".

ve on altı yıl boyunca en iyi arkadaşım olarak gördüğüm bir silah arkadaşımı kaybettim . "

بعد ستة أسابيع ، بدأ الجيش الكبير انسحابه السيئ السمعة من موسكو.

Altı hafta sonra, Grande Armée Moskova'dan kötü şöhretli geri çekilmeye başladı.

يؤثر على ما يقرب من ستة ملايين شخص في الولايات المتحدة وحدها.

demansın en yaygın nedeni.

وتسعين في المئة ثم الهند بنحو ستة فاصل اربعةٍ وعشرين في المئة

Gaz. Bunu yüzde doksan dokuzu yüzde on beş ile Amerika Birleşik Devletleri

نعم ، إذا نظرت إليها ، فأنا أؤكد هذه المعلومات من خمسة أو ستة مصادر مختلفة.

Evet aslında bakarsanız beş altı farklı kaynaktan bunları teyit ediyorum bu bilgileri

في ستة أسابيع فقط، يعاني الجيش الروسي ما يقرب من ثلث مليون وقوع اصابات.

Rus ordusu sadece altı hafta içinde acı çekti yaklaşık bir milyon kayıp verildi.

وكانت تلك السنة هي السنة التي ارتفع فيها متوسط ​​مسافة القيادة إلى ستة ياردات.

Ve o yıl ortalama sürüş mesafesinin altı metreye kadar yükseldiği yıldı.

الفيلق الثالث عشر الجديد ، وبعد هزيمة نابليون في لايبزيغ - صمد أمام حصار دام ستة أشهر.

. Yeni bir On Üçüncü Kolordu düzenledi ve - Napolyon'un Leipzig'deki yenilgisinin ardından - altı aylık bir kuşatmaya dayandı.

أعتقد أنهم عثروا الآن على ستة منهم ، كل ذلك خلال عصر الفايكنج وما قبل الفايكنج.

Galiba altı tanesini Viking ve Viking öncesi dönemde bulmuşlar.

يبلغ عمق النهر نحو ستة أميال في بعض الأماكن والطريقة الوحيدة لعبوره هي الحبل والبكرة

Nehir bazı bölgelerde altı mil derinliğinde ve onu geçmenin tek yolu bir kasnak ve bir ip kullanmak.