Translation of "ربّما" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "ربّما" in a sentence and their turkish translations:

ربّما تشاجرا.

Belki de kavga etmişlerdir.

ربّما كان مريضا.

- Belki de hastaydı.
- Belki rahatsızdı.

ربّما هذا فاضل.

Belki de Fadıl'dır.

ربّما استنتجتم حتى الآن،

Şu ana kadar çıkarabildiğiniz kadarıyla,

ربّما تشاجرت مع فاضل.

Belki de Fadıl'la kavga etmişti.

ربّما كانوا يتناولون الجبنَ والنبيذ

muhtemelen şarap içip peynir yiyorlar

ربّما نسيت المظلّة في الحافلة.

Şemsiyesini otobüste bırakmış olabilir.

ربّما ستتعلّم درسا من ذلك.

Belki bundan bir ders çıkarırsın.

بإمكانك ربّما أن تبق معنا.

Belki de bizimle kalabilirsin.

ربّما ينبغي أن ننسى الأمر.

Belki de onu unutmamız gerek.

- ربّما يمكنك أن تخبرني أين هي.
- ربّما بإمكانك أن تخبرني عن مكان وجودها.

Belki bana onun nerede olduğunu söyleyebilirsin.

- ربّما تخبرني عن مكانٍ أجد فيه توم.
- ربّما تخبرينني عن مكانٍ أجد فيه توم.

Belki Tom'u nerede bulabileceğimi bana söyleyebilirsin.

ربّما تجدون شيئا سارًّا بشكل جمالي.

estetik açıdan hoşnut edici bir şeyler buluyorsun.

آسف يا رفاق. ربّما في المرّة القادمة.

Üzgünüm beyler. Belki bir dahaki sefere.

كنتم لتقولوا، "أعتقد ربّما أنّ كلاهما على حد سواء."

"Sanırım belki de ikisi." derdiniz.

- أتريد التّحدّث على انفراد؟
- ربّما تريد التّحدّث على انفراد.

Belki de özel olarak konuşmak istiyorsun.

- أعتقد أنّه عليك أن تلقي نظرة أخرى على هذا.
- ربّما عليك أن تلقي نظرة أخرى على هذا.

Belki de buna tekrar bir göz atmanız gerekir.