Examples of using "رأيت" in a sentence and their turkish translations:
Umudu gördüm, o neşeyi, o hayali gördüm.
Çocuğu nerede gördün?
Babanı gördüm.
Bir hayalet gördüm.
Onun resmini gördüm.
Her şeyi gördüm.
bu raporu gördüm.
Bir köpek gördüm.
Onu gördüm.
Her şeyi gördüm.
Beş adam gördüm.
Dana'yı gördüm.
Tom'u nerede gördün?
Hiç çocuk görmedim.
Nancy'yi nerede gördün?
Adamın atladığını gördüm.
Jamal'ı gördün mü?
Bunu gördüm.
Avcının yüzünü gördün mü?
İsteklerine ulaşacaklarına inanmadıkları için
aynı olayın yaşandığını gördüm.
çünkü güvenli ve karşılanabilir
Onu kendi gözlerimle gördüm.
Çatısı kırmızı olan bir ev gördüm.
Gerçekten kazayı gördün mü?
Daha önce Tom'u burada gördüm.
Birinin Tom'u öptüğünü gördüm.
Bana doğru gelen bir adam gördüm.
Sanki orada bir kakım gördüm.
Ben Tom'u kütüphanede gördüm.
Tom'un bankaya gittiğini gördüm.
Ben Tom'la Mary'yi gördüm.
Bunu birebir deneyimledim;
Kısıtlı süreci görünce
Siyasi bir gösteri gördüm.
''Dün gece bir uçan daire gördüm.
Çevrede bunlardan çok gördüm.
Yardıma ihtiyaçlarının benim kürsüde
Bir kedinin bir köpeğin peşinden koştuğunu gördüm.
Şırıngayı görene kadar sakindim.
Az önce bir keseli sıçan gördüm.
Hayalet görmüş gibisin.
Şu ağacın altında duran bir kız görüyorum.
Az önce yolda koşan bir tilki gördüm.
Şunu gördün mü, Jamal?
Parkta kaç kişi gördün?
Sami'yi çiftlikte gördüm.
Aldığım mesajlarda onu ben gördüm.
Gördüm ki bunları anlatmak inanılmaz bir cesaretti
Washington Anıtı bizzat kendim, binlerce kez gördüm
Hiç kanguru gördün mü?
Tren istasyonundan ayrıldığımda bir adam gördüm.
Joe ve ben dün bir aslan gördük.
Plajda birçok turist gördüm.
Tom'u başka bir kızla dans ederken gördüm.
Ben okuma alışkanlığı ile ilgili bu vizyonu gördükten sonra
Yani, gördüğünüz ya da duyduğunuz şeyleri keşfedin,
Belki de daha önce bunun gibi bir köpek görmüşsünüzdür
Burada bir şey buldum, bakın. Evet. Çabuk!
Bunu ilk gördüğümde dehşete kapıldım.
Neredeyse iki ay kadar sonra, bir başka siyasi gösteri daha gördüm.
Koçluk sayesinde bir ekibin dönüşüm geçirdiğini gördüm.
Ve Tom'u görürsen, Ona benim için selam söyle.
"Cep telefonumu gördün mü?" "Masanın üstünde."
Kahire'yi hiç görmedim.
Bir kez UFO görmüştüm.
Dedi ki yorumda birisi sana yobaz demiş gördün mü?
Onun yeni saç stilini gördüğümde kahkahamı bastırmaya çalıştım.
Türkçe konuşan bir turist grubu gördüm.
Bu sabah Bob'ı gördüm.
Sen daha önce hiç canlı bir gelincik gördün mü?
Picasso tarafından yapılan resmi hiç gördünüz mü?
Bu sabah sahilde Sami ve Leyla'yı gördüm.
En son ne zaman cenaze töreninde paylaşılan bir selfie gödünüz?
En azından bir canın bu sayede kurtulduğunu gördüm.
Bu kadar büyük bir balina hiç görmedim.
Bana hiç kabus görmediğini mi söylüyorsun?
Bakın, artık 2-3 yıl önce idam kararına mahkûm edilmişsin, dibi görmüşsün,
Bear'ı gördüm, ama ona ulaşabileceğimi sanmıyorum.
Acıya yer ayrıldığında neler olabileceğini gördüm.
İnanılmaz bir günü hatırlıyorum. Büyük bir çitari sürüsü vardı.
Aynada kendime baktım ve gördüğüm şeyi sevmedim.
Ben daha önce böyle güzel bir kız hiç görmemiştim.
ben hayatımda bu kadar kötü bir cinsel organ görmedim
Sen hiç üç metreden daha uzun bir köpek balığı gördün mü?
- Asla öyle bir şey görmedim.
- Hiç böyle bir şey görmedim.
Kırmızı bir buzdolabı hiç görmedim.
Sana faydalı olmak amacıyla sana yaklaşan bir adam görürsen, hayatın için koşmalısın.
Köpek balığının etrafında yüzüp kokusunu aldığını gördüm. "Olamaz, yine aynı kâbusu yaşayacağız."