Translation of "تسرع" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "تسرع" in a sentence and their turkish translations:

عليك أن تسرع.

Acele etmelisin.

من الأفضل لك أن تسرع.

Acele etsen iyi olur.

إذا لم تسرع سيفوتك القطار.

- Acele etmezsen treni kaçırırsın.
- Acele etmezsen, treni kaçıracaksın.

- أنت تتكلّم بسرعة.
- أنت تسرع في الكلام.

Sen hızlı konuşuyorsun.

إن لم تسرع، فلن تصل أبدا إلى القرية.

Acele etmezsen, asla köye ulaşmazsın.

درجات الحرارة المتزايدة كل يومٍ جراء الاحتباس الحراري تسرع

, Kuzey Kutbu ve Antarktika'da buzun erime oranını

ألم أخبرك أنّه من الخطر أن تسرع في الطّريق؟

Sana yolda hızlı gitmenin tehlikeli olduğunu söylememiş miydim?

من الأفضل لك أن تسرع إذا أردت أن تصل إلى المنزل قبل حلول الليل.

Hava kararmadan önce eve varmak istiyorsan, acele etsen iyi olur.