Examples of using "بيانات" in a sentence and their turkish translations:
Bilgi veri değildir,
görevden göreve, veri setinden veri setine,
tek veri seti ile sınırlanmış--
Her şekilde okyanus verisi az.
İşte bu noktada, kötü veriler ediniyoruz.
Aslında bugün bunu destekleyecek somut verilere sahibiz.
ve anlık veriyi toplamak için her biri milyonlarca dolar olan,
Oysa siz sizsiniz, dugularınız ise veri.
eğer sadece veri göstergesiyse bütünü temsil etmiyor olabilir.
Birçok kişi için, yeryüzü gözlem verileri karmaşıktır.
diğer tarafta ise düz dünyacıların nasa'nın verilerini çürüttüğü teoriler
Gezegenimiz çevresinde yörüngedeki uydular tüm dünyadaki küçük alıcı birimlerine,
şimdilik teknolojimiz buna müsade etmediği için nasa'nın verdiği verileri doğru kabul etmek zorundayız