Examples of using "بالتجمع" in a sentence and their turkish translations:
onları seyretmek için toplanıyorlar?
Bayezid, birliklere Balkan Dağları'nın güneyinde toplanma emri verdi,
Bayezid, Bulgaristan'ın güneyinde sınırlı bir kuvvete kuzeye saldırması emrini verdi,