Examples of using "بأكثر" in a sentence and their turkish translations:
ve yoksulluğu yarıdan fazla azalttı.
Daha fazla dağınıklık ile hayatımızı darmadağın ediyoruz.
Bugün de ben en iyi bildiğim iş olan öğretmenliği yapacağım,
Çevresindekilere geçici bir ilgiden fazlasını almaz."
sizinle paylaşmaktan gurur duyuyorum.
Aslında ağır astımlı hastam sessizken daha çok risk altında oluyor.
Romalı Praetor, her gemiye normalin 2 katı lejyoner yerleştirerek gemilerin bordalama işlevlerini arttırmaya karar verdi.