Examples of using "انتشرت" in a sentence and their turkish translations:
Fotoğraflar tüm dünyaya yayıldı,
Belle'in hikâyesi hızla yayıldı.
Yüzey tortusu her yere saçılmıştı.
Söylenti ülke geneline yayıldı.
Neden, hâlâ bilmiyorum ama Montevideo'da faşist gruplar yayılmıştı.
uzun saçlı, açık tenli olmak olduğu Detroit'te büyüdüm.
Çok geçmeden, yanmakta olan köy ve arazilerden çıkan duman bulutları ve kömüre dönmüş Batı Arretium toprakları...