Translation of "الأيمن" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "الأيمن" in a sentence and their turkish translations:

أحدهما الفص الأيمن، والآخر الفص الأيسر.

biri sağ lob, biri sol lob.

لدى توم وشم في ذراعه الأيمن.

Tom'un sağ kolunda dövme var.

ووصل عند الفجر إلى الجناح الأيمن لنابليون.

şafak vakti Napolyon'un sağ kanadına ulaştı.

كان دافوت في موقعه المعتاد في الجناح الأيمن.

Davout her zamanki sağ kanattaki görevindeydi.

الجانب الأيمن، قوة الخيال، الألوان، المناظر، الأحاسيس، المشاعر.

Sağ taraf, hayal gücü, renk, görüntü, duygu, his.

ونتيجة ذلك نظرًا لتطور الجانب الأيسر مقارنةً بالجانب الأيمن...

Neticesinde sol taraf sağ tarafa göre daha çok geliştiği için

إذا كسرت جناحه الأيمن، هل سيستطيع الطيران؟ لن يستطيع.

ben bu kuşun sağ kanadını kırsam uçabilir mi? Uçamaz.

هكذا بالضبط، لأن الفص الأيمن لا يطور أكثر في نظامنا التعليمي

Aynen böyle, eğitim sisteminde sağ taraf fazla geliştirilmediği için

اندفع الفرسان الصرب نحو العدو، مما تسبّب في انهيار الجناح الأيمن لسيغيسموند

Sırp şövalyeleri düşmanın yanından geçerek Sigismund'un sağ kanadını birkaç dakika yok ederek

الجانب الأيسر من منزل توم يقع في كونيتيكت، بينما الأيمن يقع في نيويورك.

Sağ tarafı New York'ta iken, Tom'un evinin sol tarafı Connecticut'tadır.

ورد قطز من خلال أمر جناحه الأيمن بالهجوم من وراء الأشجار على اليسار المغولي

Qutuz ise sağ kanadına saldırma emri vererek Moğol solunu sarma emri verdi.

لا أعرف إذا كنت تعرف ، ولكن عندما تنقر Google بزر الماوس الأيمن مثل هذا

hani biliyor musunuz bilmiyorum ama Google böyle sağ tık yapınca

ولكن إذا كان دافوت ، وليس غروشي ، قد تولى قيادة الجناح الأيمن للإمبراطور في عام 1815 ...

Ama 1815'te Grouchy değil Davout İmparatorun sağ kanadına komuta etmiş olsaydı ...