Translation of "أحدهما" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "أحدهما" in a sentence and their turkish translations:

أحدهما ياباني و الآخر إيطالي.

Biri Japon diğeri İtalyan.

يجب على أحدهما أن يذهب.

- İkisinden biri gitmeli.
- İkisinden biri gitmek zorunda.

لدينا كلبان أحدهما أسود والآخر أبيض.

Bizim iki köpeğimiz var. Biri siyah ve diğeri beyaz.

أحدهما الفص الأيمن، والآخر الفص الأيسر.

biri sağ lob, biri sol lob.

وقالوا أنه إذا عانى أحدهما يعاني الآخر

ve diyorlardı ki biri acı çekerse öteki de çeker

كان أحدهما مصرفيًا جيدًا ، والآخر أصبح قائدًا للمافيا

birisi iyi bir bankacı olurken diğeri mafya lideri olmuştu

- لديه قطان: أحدهما أسود والآخر أبيض.
- لديه قطتان: إحداهما سوداء والأخرى بيضاء.
- إنه يربي قطان، أحدهما أسود والآخر أبيض.

Biri siyah, diğeri beyaz iki kedi besler.

نتيجة لوجود لوحين يدفعان بعضهما البعض أو يدفع أحدهما الآخر

iki levhanın birbirini ittirmesi veya birinin diğerini ittirmesi sonucu

‫كل منهما سيكون مذاقه بشعاً،‬ ‫ولكن أحدهما فقط يمكن أن يصيبني بالمرض.‬

İkisinin de tadı oldukça iğrenç ama ancak biri beni hasta edebilir.