Translation of "Parlıyor" in Spanish

0.005 sec.

Examples of using "Parlıyor" in a sentence and their spanish translations:

Ay parlıyor.

- La luna está brillando.
- La luna brilla.

Yıldızlar parlıyor.

Las estrellas brillan.

Güneş parlıyor.

- El sol brilla.
- El sol está brillando.

Gökyüzünde yıldızlar parlıyor.

Las estrellas brillan en el cielo.

Güneş gökyüzünde parlıyor.

El sol brilla en el cielo.

Güneş yüzüme parlıyor.

El sol brilla en mi cara.

O karanlıkta parlıyor.

Brilla en la oscuridad.

Tom coşkuyla parlıyor.

Tom rebosa con entusiasmo.

Ay parlak parlıyor.

La luna brilla con fuerza.

Yıldızlar gökyüzünde parlıyor.

Las estrellas brillan en el firmamento.

Gökyüzünde binlerce yıldız parlıyor.

Miles de estrellas brillaban en el cielo.

Birçok yıldız gökyüzünde parlıyor.

En el cielo brillan muchas estrellas.

Güneş mavi gökyüzünden parlıyor.

El sol está brillando en un cielo azul.

Güneş bugün güçlü parlıyor.

Hoy está muy fuerte el resplandor del sol.

Güneş ışıl ışıl parlıyor.

El sol está brillando intensamente.

Sokaklar bahar güneşinde parlıyor.

Las calles resplandecen bajo el sol primaveral.

Tepe sonbahar renkleri ile parlıyor.

La colina resplandece con los colores otoñales.

Senin saçın altın gibi parlıyor.

Tu pelo brilla como el oro.

Gökte pek çok yıldız parlıyor.

Montones de estrellas brillan en el cielo.

Vay canına, harika parlıyor. Şuna bakın.

Es muy brillante. Miren eso.

Miğferler parlıyor, benimki yok, şimdi teçhizatımız gemilerde yatıyor. "

Los cascos brillan, yo no tengo el mío, ahora nuestro equipo yace con los barcos ".

Yarın sabah kalktığımda, güneş parlıyor ve kuşlar ötüyor olacak.

Cuando me levante mañana por la mañana, el sol estará brillando y los pájaros estarán cantando.