Translation of "Kaçmaya" in Spanish

0.005 sec.

Examples of using "Kaçmaya" in a sentence and their spanish translations:

Neden kaçmaya çalıştın?

- ¿Por qué intentaste escapar?
- ¿Por qué trataste de escapar?
- ¿Por qué trataste de arrancarte?
- ¿Por qué intentó usted huir?

Mahkumlar kaçmaya çalıştı.

Los prisioneros intentaron escaparse.

Tom kaçmaya çalışıyordu.

Tom estaba intentando escapar.

Neden kaçmaya çalışıyorsun?

¿Por qué tratas de huir?

Tom kaçmaya çalıştı.

Tom intentó huir.

Mahkumlar kaçmaya çalışıyordu.

Los reclusos trataron de fugarse.

Ben kaçmaya çalıştım.

Intenté escapar.

Onlar kaçmaya çalıştı.

Ellos intentaron escapar.

Köpek kaçmaya çalışıyor.

- El perro se está tratando de escapar.
- El perro está tratando de huir.
- El perro se está tratando de arrancar.

Ben kaçmaya çalışmayacağım.

No trataré de escapar.

Kaçmaya çalışmanın faydası yok.

No tiene caso tratar de escapar.

Neden benden kaçmaya çalışıyorsun?

¿Por qué intentas huir de mí?

Dan karakoldan kaçmaya çalıştı.

Dan intentó escapar de la comisaría.

O, gerçekten kaçmaya çalışmadı.

Ella no trató de evadir la verdad.

Onu gizlice kaçmaya çalışırken yakaladım.

Lo pillé intentando escabullirse.

Bazıları refleks olarak kaçmaya başladı bile

algunos ya están huyendo reflexivamente

Ellili yaşlardaki bu baba can havliyle kaçmaya çalışıyor.

El hombre, un padre en sus 50, intenta escapar desesperadamente.

Okuldan kaçmaya ve eve erken gitmeye teşvik edildim.

Tuve la tentación de saltarme la clase e irme a casa pronto.

Bir çoğu ağır zırhları içinde yüzerek kaçmaya çalışıyor umutsuzca.

Muchos trataron de nadar con sus pesadas armaduras, desesperados Many try to swim in their heavy armour, desperate por huir. o get away.

Karşı bilgiççe kan davası , onu Ruslara kaçmaya itti. Berthier, Leipzig

Jomini, el talentoso jefe de personal de Ney, lo llevó a desertar a los rusos.

Bir İspanyol ordusunu bozguna uğratarak düşmanı iki yöne kaçmaya gönderdi.

ejército español en la Batalla de Tudela, enviando al enemigo a huir en dos direcciones.

Tom kaçmaya çalıştı ama onu kaçıranlar tarafından hızla tekrar yakalandı.

Tom trató de escapar pero fue capturado rápidamente por los secuestradores.

Hüzünlenmeyi seviyorum. Çoğu insanın üzücü duygudan kaçmaya çalıştığını biliyorum. Fakat sanırım bu yanlış.

Me gusta estar triste. Sé que la mayoría de las personas intentan evitar cualquier tipo de sentimiento de tristeza. Pero yo pienso que eso está mal.

Yürek hoplatan tehlikeli yakınlaşmalar nedeniyle araçlar teker teker kemikleri kıracak güce sahip canavardan kaçmaya çalışıyor.

Al esquivarlo con mucho susto una y otra vez, cada vehículo trata de escapar de la bestia rompehuesos.