Translation of "Isterim" in Spanish

0.007 sec.

Examples of using "Isterim" in a sentence and their spanish translations:

Ayrılmanı isterim.

Me gustaría que te fueras.

Öğrenmek isterim.

Me gustaría aprender.

Beyaz çikolata isterim.

Quisiera chocolate blanco.

Onu görmek isterim.

Quisiera verlo.

Londra'ya gitmek isterim.

Me gustaría ir a Londres.

Dişlerimi fırçalamak isterim.

Quisiera cepillarme los dientes.

Sanırım bilmek isterim.

Creo que me gustaría saberlo.

İzlanda'da yaşamak isterim.

Me gustaría vivir en Islandia.

Ben aramak isterim.

Quisiera hacer una llamada telefónica.

Biraz dondurma isterim.

Me gustaría algún helado.

Fransa'da yaşamak isterim.

- Me gustaría vivir en Francia.
- Quisiera vivir en Francia.

Milyoner olmak isterim.

- Yo querría ser millonario.
- Yo quisiera ser millonario.

Biraz şeker isterim.

Querría azúcar.

- Orada olmak isterim, biliyorsun.
- Orada olmak isterim, biliyorsunuz.

Quiero estar allí, ya sabes.

Bunu da eklemek isterim

Me gustaría agregar esto

Pul koleksiyonuna bakmak isterim.

Me gustaría echar un vistazo a tu colección de sellos.

Sırrımı seninle paylaşmak isterim.

Me gustaría compartir mi secreto con vos.

Bir kedim olmasını isterim.

Me gustaría tener un gato.

Ben de onu isterim.

¡Yo también quiero!

Ben de gitmek isterim.

También me gustaría ir.

Biraz sıcak çikolata isterim.

Me gustaría tomar chocolate caliente.

Arkadaşlarından bazılarını tanımak isterim.

Me gustaría conocer a algunos de tus amigos.

Erkek arkadaşın olmak isterim.

Quisiera ser tu novio.

Yarınki toplantıya katılmanı isterim.

Quiero que asistas mañana a la reunión.

Tek başına olmak isterim.

Quiero estar solo.

Biraz kilo kaybetmek isterim.

Me gustaría perder algo de peso.

Biraz çay içmek isterim.

Me gustaría un poco de té.

Onun babasıyla tanışmak isterim.

Me gustaría conocer a su padre.

Bir araba kiralamak isterim.

Quiero alquilar un coche.

Bir müzisyen olmak isterim.

- Quiero ser músico.
- Quiero llegar a ser músico.

Ben Avustralya'ya taşınmak isterim.

- Quisiera mudarme a Australia.
- Me gustaría mudarme a Australia.

Verdiğim sözleri tutmak isterim.

Quiero cumplir las promesas que hice.

Judy ile konuşmak isterim.

Quisiera hablar con Judy.

Sen güvende ol isterim.

Quiero que estés segura.

Böyle bir şey isterim.

- Quiero uno como ese.
- Quiero una como esa.
- Quiero una de esas.
- Quiero uno de esos.
- Quiero una igual.
- Quiero uno igual.

Daha fazlasını görmek isterim.

Me gustaría ver más.

Burada gerçekten netleştirmek isterim ki,

Y quiero ser muy, muy clara aquí,

Sana ait olduğumu bilmeni isterim.

Es gracias a ti que creo que quiero que sepas a que pertenezco.

Ben Osmanlı kadını isterim abi

Quiero una mujer otomana

Bütün sabahı böyle geçirmek isterim.

- Quisiera ocupar la mañana entera en esto.
- Me gustaría pasarme así toda la mañana.

Onun gibi biriyle evlenmek isterim.

Me gustaría casarme con alguien como ella.

Sana şarkı söylemeyi çok isterim.

Me encantaría cantar para vosotros.

Tom'a bir mesaj bırakmak isterim.

Quisiera dejar un mensaje para Tom.

Onu neden yaptığını bilmek isterim.

- Quisiera saber por qué ha hecho eso.
- Quisiera saber por qué lo hiciste.

Bu tablonun değerini belirlemek isterim.

Me gustaría determinar el valor de esta pintura.

Sana bir soru sormak isterim.

Me gustaría hacerte una pregunta.

Ben bir öneri yapmak isterim.

Me gustaría hacer una sugerencia.

Mümkünse hemen eve gitmek isterim.

Si es posible, quisiera irme a casa ahora.

İlkbaharda Boston'u ziyaret etmek isterim.

Me gustaría visitar Boston en primavera.

Bir fincan kahve içmek isterim.

- Me gustaría tomar una taza de café.
- Quiero beber una taza de café.

Barmen, bir içki içmek isterim.

- Cantinero, quisiera una bebida.
- Camarero, querría tomar algo.

Ben klimalı bir oda isterim.

Deseo un cuarto con aire acondicionado.

Ben senin şirketinle çalışmak isterim.

Me gustaría trabajar con su compañía.

İyi arkadaşım Luis'i tanıtmak isterim.

Quisiera presentarle a mi buen amigo, Luis.

Ona minnettarlığımı ifade etmek isterim.

Quisiera expresarle mi agradecimiento.

Japonya'ya bir paket göndermek isterim.

Me gustaría enviar un paquete a Japón.

Kuş değilim ama olmak isterim.

No soy un pájaro, pero me gustaría serlo.

Ne kadar tuttuğunu bilmek isterim.

Quisiera saber cuánto cuesta.

Onun daha sık yazmasını isterim.

Me gustaría que él escribiera más seguido.

Ben bir şey yemek isterim.

Me gustaría comer algo.

Büyük bir kentte yaşamak isterim.

Quiero vivir en una gran ciudad.

Ama daha fazla öğrenmek isterim.

Pero me gustaría aprender más.

Tom'un evinin içini görmek isterim.

Me encantaría ver por dentro la casa de Tom.

O gitarı satın alabilmeyi isterim.

Me gustaría poder comprar esa guitarra.

Bu gece dışarı çıkmak isterim.

Me gustaría salir esta noche.

Yarın senin arabanı kullanmak isterim.

Me gustaría usar tu coche mañana.

Bir gün İngiltere'ye gitmek isterim.

Quisiera algún día visitar Inglaterra.

- Sadece burada neyin olduğunu bilmek isterim.
- Sadece burada neyin döndüğünü bilmek isterim.

Solo quisiera saber qué está pasando aquí.

Bilimden faydalanarak ebeveynlik bilgimi geliştirmek isterim.

me gusta tener algo de ciencia para orientar mi forma de educar

- Londra'ya gitmek isterim.
- Londra'ya gitmek istiyorum.

Me gustaría ir a Londres.

Eğer ölürsem, bu yüzüğü saklamak isterim.

Si muero, quiero conservar este anillo.

Anahtarı sana vermek isterim ama veremem.

Me gustaría darte la llave, pero no puedo.

- Tom'u anlamak istiyorum.
- Tom'u anlamak isterim.

Quiero entender a Tom.

- Aile olmamızı istiyorum.
- Aile olmamızı isterim.

Quiero que seamos una familia.

Belediye başkanını tanımıyorum, ama tanışmak isterim.

No conozco al alcalde, pero me gustaría conocerlo.

- Seni görmek istiyorum.
- Seni görmek isterim.

Quiero verte.

Senin hakkındaki her şeyi bilmek isterim.

Me encantaría saber todo sobre ti.

Ben onun daha sık yazmasını isterim.

- Ojalá él me escribiese más seguido.
- Me gustaría que él escribiera más seguido.

Bir gün Tom'u yine görmek isterim.

Me gustaría ver a Tom de nuevo algún día.

Bir gün seni tekrar görmek isterim.

Me gustaría volver a verte algún día.

Uygun bir zamanda orada olmak isterim.

Quisiera estar ahí a tiempo.

Bu hafta sonu seninle takılmak isterim.

Me encantaría salir contigo este fin de semana.

Akşam yemeğinden sonra, hep uyumak isterim.

- Después de cenar siempre tengo ganas de dormir.
- Siempre quiero dormir después de la cena.

Denize en yakın evde oturmak isterim.

Quisiera vivir en la casita más cercana del mar.

- Tom'a onun hakkında kendim sormak istiyorum.
- Tom'a bunu kişisel olarak sormayı isterim.
- Tom'a bunu şahsen sormayı isterim.
- Tom'a bunu bizzat sormayı isterim.

Me gustaría preguntar a Tom sobre eso personalmente.

Yine bir bilgilendirme daha yapmak isterim sizlere

Me gustaría informarle nuevamente

Şirket adına, hepinize içten teşekkürlerimi sunmak isterim.

Quisiera expresar por toda la compañía nuestras profundas gracias a todos.

Eğer tekrar yaşasam bir müzisyen olmak isterim.

Si yo pudiera vivir de nuevo, me gustaría ser un músico.

Filmi defalarca gördüm ama tekrar görmek isterim.

He visto varias veces la película, pero me gustaría verla de nuevo.

Bu yıl Çin Seddi'ni ziyaret etmek isterim.

Me gustaría visitar la Gran Muralla este año.

Sakıncası yoksa size birkaç soru sormak isterim.

Me gustaría hacerte unas preguntas, si no te importa.

Dün ne olduğu hakkında seninle konuşmak isterim.

Quisiera decirte un par de cosas con respecto a lo que pasó ayer.

- Ben bir balık isterim.
- Bir balık istiyorum.

Quiero un pez.

Ben bir gün Fransa'yı ziyaret etmek isterim.

Me gustaría visitar Francia algún día.

Bu konuda söyleyeceğin ne var duymak isterim.

Me gustaría oír qué tienes que decir sobre esto.

Tekrar yaşam olabilirse bir müzisyen olmak isterim.

Si yo pudiera vivir de nuevo, me gustaría ser un músico.

Bunun hakkında daha fazla konuşmanızı dinlemek isterim.

Me gustaría oírte hablar más de ello.

"Tom buraya ne zaman varacak?" "Gerçekten bilmeyi isterim."

"¿Cuándo llegará Tom?" "Ojalá de verdad lo supiera".