Translation of "Fransa'da" in English

0.010 sec.

Examples of using "Fransa'da" in a sentence and their english translations:

Fransızca Fransa'da konuşulur.

French is spoken in France.

O, Fransa'da bulunmadı.

He has not been to France.

O,Fransa'da bulundu.

He has been to France.

Fransa'da yaşamak isterdim.

I would like to live in France.

O, Fransa'da büyüdü.

She was raised in France.

Fransa'da yaşayıp çalışıyorum.

I live and work in France.

Bu şehir Fransa'da.

This city is in France.

O, Fransa'da idi.

She was in France.

Mühendis Fransa'da çalışıyor.

The engineer is working in France.

Fransa'da yaşamak isterim.

I would like to live in France.

Fransa'da iyi ye.

You eat well in France.

Onunla Fransa'da tanıştım.

I got acquainted with her in France.

Heykel Fransa'da yapıldı.

The statue was built in France.

Biz Fransa'da yaşıyoruz.

We live in France.

Fransa'da hangi dil konuşuluyor?

What language is spoken in France?

Bu şehir Fransa'da bulunmaktadır.

This city is located in France.

Ona Fransa'da olduğumu söyle.

Tell her that I am in France.

O, Fransa'da araba satıyor.

He sells cars in France.

Hiç Fransa'da bulundun mu?

Have you ever been to France?

Onun Fransa'da olduğunu biliyorum.

I know she is in France.

Fransızca yalnızca Fransa'da konuşulmaz.

- French is not only spoken in France.
- French isn't only spoken in France.

Fransa'da asgari ücret nedir?

What's the minimum salary in France?

O şimdi Fransa'da çalışıyor.

He is now working in France.

Bir süre Fransa'da yaşadım.

I lived in France for some time.

Biri Fransa'da Fransızca konuşur.

One speaks French in France.

Erkek kardeşim Fransa'da çalışıyor.

My brother works in France.

Ben bayanla Fransa'da tanıştım.

I got acquainted with her in France.

- Amcam ve halam Fransa'da yaşıyor.
- Dayım ve teyzem Fransa'da yaşıyor.

My uncle and aunt live in France.

Üniversitedeydim ve Fransa'da bir yıl

I was in the university and I had an opportunity

Fransa'da sanatçlara hayli saygı gösterilir.

Artists are highly respected in France.

Fransa'da ne kadar zaman kalacaksın?

How much time are you going to stay in France?

Fransa'da isim soyadından önce gelir.

In France, the first name goes before the surname.

Akiko'nun Fransa'da bazı arkadaşları var.

Akiko has some friends in France.

Fransa'da bir çıplaklar plajına gittim.

I went to a nude beach in France.

Fransa'da büyük miktarda şarap tüketildi.

In France, a great amount of wine is consumed.

O hayatı boyunca Fransa'da çalıştı.

He has worked in France his whole life.

Tom karısıyla Fransa'da okurken tanıştı.

Tom met his wife when he was studying in France.

Daha önce Fransa'da bulundun mu?

Have you been to France before?

Avukat kuzenim şu anda Fransa'da.

My cousin, who is a lawyer, is in France at present.

O, üç kez Fransa'da bulunmuştur.

- He has visited France three times.
- He visited France three times.
- He has been to France three times.

Fransa'da çok iyi karayolları var.

In France there are very good highways.

Antoine Lavoisier Paris, Fransa'da öldü.

Antoine Lavoisier died in Paris, France.

Dayım ve teyzem Fransa'da yaşıyor.

- My uncle and aunt live in France.
- My aunt and uncle live in France.

Bu makine Fransa'da imal edilmiştir.

This machine was manufactured in France.

Geçen yıl Fransa'da tatil yaptılar.

They vacationed in France last year.

Fransa'da doğan bir kişi Fransız'dır.

A person who is born in France is French.

Ve Fransa'da bir yıl yaşadıktan sonra

And after a year of living in France,

- Fransa'da yaşamak isterim.
- Fransa’da yaşamak istiyorum.

- I would like to live in France.
- I want to live in France.

Fransa'da, maden suyu genellikle restoranlarda içilir.

In France, mineral water usually is drunk in restaurants.

Fransa'da 17.yüzyıl klasik edebiyat dönemidir.

In France, the seventeenth century is the period of classical literature.

Thomas, Fransa'da yaşar ama Belçika'da çalışır.

Thomas lives in France but works in Belgium.

Akiko'nun Fransa'da pek çok arkadaşı var.

Akiko has several friends in France.

Fransa'da öğle yemeği iki civarında yenir.

In France, lunch is eaten at around two.

Geçen ay Fransa'da çok yağmur yağdı.

Last month they had a lot of rain in France.

Onlar Fransa'da bu balığı nasıl hazırlıyorlar?

How do they prepare this fish in France?

Sahte palyaçolar Fransa'da insanları terörize ediyorlar.

Fake clowns are terrorising people in France.

Biz Fransa'da insanları, Almanya'da kitapları araştırıyoruz.

In France, we study men, in Germany, books.

Fransa'da kar yağıp yağmadığını merak ediyorum.

I wonder if it's snowing in France.

- Fransa'da ünlem işaretinden önce bir boşluk koymalısın.
- Fransa'da ünlem işaretinden önce bir boşluk bırakmalısın.

In France, you must put a space before an exclamation point.

O annesini ve kız arkadaşını Fransa'da bıraktı.

- He left his mother and his girlfriend in France.
- He has left his mother and girlfriend in France.

O, her yaz Fransa'da ailesinin evine gider.

She goes to her family's home in France every summer.

Fransa'da pek çok genç insanın motosikleti var.

In France, many young people have motorcycles.

Fransızca Fransa'da ve İtalya'nın bazı bölgelerinde konuşulur.

French is spoken in France and in some parts of Italy.

Fransa'da benzin Amerika Birleşik Devletleri'nden daha pahalıdır.

Gasoline costs more in France than in the United States.

O, annesini ve kız arkadaşını Fransa'da bıraktı.

He left his mother and his girlfriend in France.

Onun Fransa'da en iyi tenis oyuncusu olduğu söylenmektedir.

It is said that she is the best tennis player in France.

İspanya'da ve Fransa'da her gün taze ekmek alırız.

In Spain and France, we buy fresh bread every day.

Ben 3 Mart 1996'da Marsilya, Fransa'da doğdum.

I was born on March 3rd, 1996 in Marseille, France.

İnsanlar Fransa'da sekiz otuz civarında akşam yemeği yerler.

People have supper around eight-thirty in France.

Sözü var. Buna karşın, Fransa'da tüm sosyal politikalar merkezi

regulations. Nevertheless, in France, ALL of the social politics come from the Central

Onlar Cezayir'de buluştular ve Fransa'da tekrar bir araya geldiler.

They met in Algeria and they met again in France.

O uzun bir süredir Fransa'da yaşayan bir İtalyan Yahudisidir.

He is an Italian Jew who has lived in France for a long time.

Fransa'da çocuklar yaşlı insanlara karşı her zaman nazik olmalıdırlar.

Children must always be polite to older people in France.

Fransa'da işçiler her yıl dört haftalık ücretli izin alırlar.

Workers in France receive four weeks of paid vacation each year.

O, Fransa'da bir tatil yapmak için kocasını ikna etti.

She talked her husband into having a holiday in France.

Fransa'da bu yapılara 'Donjon', - 'Dungeon' (zindan, kule) kelimesinin atası - denirdi.

In French it’s called a donjon - the origin of the word dungeon.

Fransa'da Mareşal veya Maréchal unvanı en azından 13. yüzyıla kadar uzanıyor.

In France, the title of Marshal, or Maréchal,  goes back at least to the 13th century.

Ama bu Fransa'da değişmeyen tek şey bu değil. Sosyal harcamaları tüm

But this is not the only thing that doesn´t change in France. Their social spending is

Urbain Jean Joseph Le Verrier 1811'de Saint-Lô, Fransa'da doğdu.

Urbain Jean Joseph Le Verrier was born in 1811 at Saint-Lô, France.

Fransa'da sol kanat siyaset için asla oy vermedim ve artık başlamayacağım.

I have never voted for the left-wing politics in France and I'm not going to start now.

Tatoeba, doğum yeri olan Fransa'da kültürel ve sosyal bir olay haline geldi.

In France, its birthplace, Tatoeba became a cultural and social phenomenon.

Güney Fransa'da dağın yamacında emeklilik evi yapmayı planladığım küçük bir arsa aldım.

I bought a small lot on the hillside in Southern France where I plan to build a retirement home.

Tom Fransa'da iken kesinlikle bir ya da iki sanat müzesini ziyaret etmeli.

Tom should definitely visit an art museum or two while he's in France.

Tom, Fransa'da bir Çin lokantasında İngiliz borusu ile İspanyol halk melodisi çaldı.

Tom played a Spanish folk tune on his English horn at a Chinese restaurant in France.

Jean-de-Dieu Soult, güney Fransa'da küçük bir kasabadan geliyordu ve 16 yaşında

Jean-de-Dieu Soult was from a small town in southern France, and enlisted in the Régiment

ABD Dışişleri Bakanı John Kerry Fransa'da Pazar günü bir bisiklet kazasında sağ uyluğunu kırdı.

- U.S. Secretary of State John Kerry broke his right thigh bone in a bicycling accident Sunday in France.
- U.S. Secretary of State John Kerry broke his right femur in a cycling accident Sunday in France.

Bunu yapacak kadar gücü var mı? Fransa'da Devlet Başkanı Amerika'da olduğu kadar gücü yok. Ve geçirmek

to make this happen? In France, the President has not so much power as in America. And every

Fransa'nın para birimi franktı ve sembolü "₣" idi. Frank Fransa'da artık kullanılmıyor ama Gine gibi bazı eski Fransız kolonilerinde hâlâ kullanılmaktadır.

France's currency was the franc, and its symbol was ₣. While it is no longer used in France, francs are still in use in some former French colonies such as Guinea.