Translation of "Güzeldi" in Spanish

0.005 sec.

Examples of using "Güzeldi" in a sentence and their spanish translations:

Mary güzeldi.

Mary era guapa.

Yinede çok güzeldi

seguía siendo muy agradable

O yıllarda güzeldi

fue hermoso en esos años

O çok güzeldi.

- Fue muy bello.
- Fue muy bonito.
- Era muy bonito.
- Era muy hermoso.

Sizinle çalışmak güzeldi.

Estuvo bien trabajar contigo.

Seni görmek güzeldi.

Me alegro de verte.

Seninle konuşmak güzeldi.

Ha sido agradable hablar contigo.

Hırvatistan çok güzeldi.

Croacia era muy bonita.

Sizinle konuşmak güzeldi.

- Fue agradable hablar contigo.
- Fue agradable hablar con usted.

O gençken güzeldi.

- Ella era muy guapa cuando era joven.
- Ella era hermosa cuando joven.

Tom'la konuşmak güzeldi.

- Me gustó hablar con Tom.
- Disfruté charlando con Tom.

çok güzeldi o günler

fue muy lindo esos días

çok güzeldi bizim için

fue muy agradable para nosotros

Bütün gün hava güzeldi.

Estuve bien todo el día.

O gün hava güzeldi.

Ese día tuvimos un buen clima.

Sahne açıklama ötesinde güzeldi.

- El escenario era indescriptiblemente bello.
- El paisaje era bello más allá de toda descripción.

Annem gençliğinde çok güzeldi.

- Cuando mi madre era joven, era muy guapa.
- En su juventud, mi madre era muy bella.

Bu eski bina güzeldi.

Este viejo edificio era bello.

Dünkü bölüm çok güzeldi.

El episodio de ayer fue muy bonito.

Bütün diğerlerinden daha güzeldi.

- Ella era más hermosa que todas las demás.
- Ella era más linda que todas las demás.

Akşam yemeği çok güzeldi.

La cena estuvo muy buena.

Onunla sohbet etmek güzeldi.

Fue agradable conversar con ella.

Otelin manzarası çok güzeldi.

La vista desde el hotel es muy linda.

O, gençken çok güzeldi.

- Ella era muy bella cuando era joven.
- Ella era muy guapa cuando era joven.

O, şaşırtıcı şekilde güzeldi.

Era asombrosamente hermosa.

Sizinle sohbet etmek güzeldi.

Ha sido agradable charlar contigo.

Önümdeki manzara çok güzeldi.

El escenario delante de mí era muy bonito.

- Gökyüzünden bakınca ada çok güzeldi.
- Gökyüzünden bakıldığında ada çok güzeldi.

Vista desde el cielo, la isla era preciosa.

Onun sesi yumuşak ve güzeldi.

Su voz era suave y bonita.

Gökyüzünden bakınca ada çok güzeldi.

Vista desde el cielo, la isla era preciosa.

O bütün diğerlerinden daha güzeldi.

Ella era más linda que todas las demás.

Seninle konuşmak gerçekten güzeldi, Tom.

Fue muy agradable hablar contigo, Tom.

En küçük kız özellikle güzeldi.

La menor de las hijas era particularmente hermosa.

- Sizinle konuşmak güzeldi.
- Seninle konuşmak güzel.

Es bueno hablar contigo.

O bir yabani çiçek kadar güzeldi.

Era hermosa como una flor del campo.

Bir film izlemeye gitti. "Film nasıldı?" "Güzeldi."

Él salió a ver una película. ¿Cómo estuvo la película? Buena.

Yemek o kadar güzeldi ki çok fazla yedim.

La comida era tan buena que comí demasiada.

Erken saatlerdeki gün doğumunu gördün mü? Gerçekten güzeldi.

¿Miraste la salida del sol más temprano? Fue realmente hermoso.

Gün batımını daha erken gördün mü? Gerçekten çok güzeldi.

¿Viste la puesta de sol hace un rato? Fue realmente hermosa.

- Seni görmek güzeldi, Tom.
- Seni görmek güzel Tom.
- Seni görmek ne güzel, Tom.

- Qué bueno verte, Tom.
- Me alegro de verte, Tom.

Benim bilmediğim bir dilde konuşmaya başladılar, ama kulağa melodik geliyordu ve dinlemesi güzeldi.

Empezaron a hablar en una lengua que no conocía, pero que resultaba melódica y encantadora.

- Dün kardeşlerim ve arkadaşlarımla çok güzel bir akşam geçirdim, yaptığımız mangal da çok güzeldi.
- Dün kardeşlerim ve arkadaşlarım beraber süper bir akşam geçirdik ve mangal da çok iyidi.

Ayer pasamos una tarde muy agradable con mis hermanos y mis amigos, y también una muy buena parrillada.