Translation of "çıkıyordu" in Spanish

Deneyim boşa çıkıyordu.

La experiencia fue agotadora.

O bir merdivene çıkıyordu.

Ella subió la escalera.

Zaman zaman hastaneye girip çıkıyordu.

por un tratamiento de cáncer de mama.

Hepsinde de başarıyla çıkıyordu üstelik

todos salían exitosamente

Ve meraklı bir şekilde dışarı çıkıyordu.

Y salía y sentía mucha curiosidad.

Mary daha genç bir adamla çıkıyordu.

Mary salía con un hombre más joven.

Ortadan kaldırma konusunda daha ön plana çıkıyordu.

respecto a la naturaleza aislante del término talla extra.

Her ikisi de gençken Tom Mary ile çıkıyordu.

Tom salía con Mary cuando ambos eran adolescentes.

Tom kesinlikle geçen ay onu ziyaret ettiğimizde göründüğünden daha iyi görünüyordu ve sesi daha iyi çıkıyordu.

Tom sin duda se veía y escuchaba mejor que el mes pasado cuando lo visitamos.