Translation of "Durduğunu" in Portuguese

0.003 sec.

Examples of using "Durduğunu" in a sentence and their portuguese translations:

Tom'un çıkışın yanında durduğunu gördüm.

Eu vi Tom em pé perto da saída.

Tom Mary'nin şöminenin yanında durduğunu gördü ve onunla konuşmak için uğradı.

Tom viu Mary junto à lareira e foi até lá falar com ela.

Tom Mary'nin çatının kenarında durduğunu gördüğü zaman neredeyse kalp krizi geçirmişti.

Tom quase teve um infarto quando viu Mary parada na beirada do telhado.

İki hayvanın da oldukça sakin durduğunu fark edince "Evet, şimdi çiftleşme başlayacak." dedim.

E, depois, ver que ambos estavam bastante relaxados e aperceber-me: "Certo, vai começar o acasalamento."