Translation of "Diyerek" in Portuguese

0.006 sec.

Examples of using "Diyerek" in a sentence and their portuguese translations:

diyerek bize hatırlatmalarda bulunuyor

Ele nos lembra dizendo

Çocuk "Üzgünüm" diyerek içini çekti.

"Sinto muito", suspirou o menino.

Hayır diyerek onu kısa kesti.

Ele interrompeu-o dizendo não

Annem saat " 07:15 " diyerek beni uyandırdı.

Minha mãe me acordou dizendo "São sete e quinze".

Ana akım medyada yönlendirme var diyerek istifa etmişti

grande mídia renunciou dizendo que há direção

Başı açık yada başı kapalı diyerek yaftalanıyor birde

Ele é rotulado dizendo que a cabeça está aberta ou a cabeça está fechada.

Edebini takın ve bir kadın gibi sus diyerek aşağılanıyor

Coloque seu literário e humilhado dizendo shh como uma mulher

Bize yüksek enerji lazım diyerek insanlara sürekli aşağılayıcı laflarda bulunduğunu biliyoruz

sabendo que precisamos de alta energia, sabemos que as pessoas sempre dizem humilhantes.

Dekan ise bari mezuniyet töreninde basına haber verelim diyerek ikna etti Kemal Sunal'ı

o reitor convenceu Kemal Sunal, dizendo que deveríamos informar a imprensa na cerimônia de formatura.

Her şeyi denemeye değer diyerek onu da bir deneyeyim dedim. Fakat, böyle bir programın üstesinden gelmek benim boyumu aşan bir mesele çıktı.

Fiz uma tentativa achando que tudo vale a pena uma tentativa. Mas montar um programa como este é algo para o qual eu não sou páreo.