Translation of "İsrail" in Portuguese

0.005 sec.

Examples of using "İsrail" in a sentence and their portuguese translations:

- Dinle, ey İsrail! Tanrımız Rab, tek Rab'dir.
- Dinle İsrail! Rab Tanrımızdır; Rab birdir.

Escute, Israel! O Senhor é nosso Deus; o Senhor é apenas um.

İsrail-Filistin Osmanlı yönetimi altındaydı. asırlardır.

Israel e Palestina esteve sobre o domínio otomano por séculos.

Ben, Vaiz, Kudüs'te İsrail Kralı oldum.

Eu, o pregador, fui rei de Israel em Jerusalém.

- İsrail haritadan silinmelidir.
- İsrail'in haritadan silinmesi gerekir.

Israel deveria ser varrido do mapa.

Birkaç ay sonra İsrail Mısır'ı işgal etti.

Poucos meses depois, Israel invadiu o Egito.

Hüsnü Mübarek'in sadece tek bir arkadaşı var. İsrail.

Hosni Mobarak tem apenas um amigo. É Israel.

Savaşın sonunda, İsrail her şeyi kontrol etti Gazze dışında toprakları, hangi Mısır

No final da guerra, Israel controlava todo o território, exceto Gaza que estava sob o controle do Egito,

Tabiki İsviçre zorunlu askeri görevin olduğu tek ülke değil. Norveç ve İsrail gibi

Claro, a Suiça não é o único país com o serviço militar obrigatório - a Noruega e

Son zamanlarda, İsrail ve İran'ın ortak çok az şeyi var fakat Esperanto onlardan biridir.

Atualmente, Israel e o Irã têm poucas coisas em comum, mas o esperanto é uma delas.

Cumartesi ve pazar günleri, Arap ülkeleri ve İsrail hariç birçok ülkede hafta sonu olarak belirlenmiştir.

Na maioria dos países, com exceção dos países árabes e Israel, os sábados e domingos constituem os fins de semana.

Fakat dedi ki: Senin adın Yakup değil, İsrail olacak; Tanrı'ya karşı güçlüysen, insanlara karşı daha ne kadar galip geleceksin?

Então disse o homem: "De ora em diante já não te chamarás Jacó, mas Israel, pois lutaste com Deus e com homens e venceste".