Translation of "Yaygın" in Japanese

0.012 sec.

Examples of using "Yaygın" in a sentence and their japanese translations:

- Bu yaygın bir hatadır.
- O yaygın bir hata.

よくある間違いだよ。

- O bir yaygın isim midir?
- O yaygın bir isim mi?
- Bu yaygın bir isim mi?

- それはありふれた名前ですか。
- それってよくある名前なの?

Demansın en yaygın nedeni.

アメリカだけでも ほぼ6百万人もが アルツハイマーと診断されています

O, Japonya'da yaygın olaydır.

それは日本ではありきたりの出来事だ。

O, oldukça yaygın olmuştur.

それは今では当たり前になっている。

O yaygın olarak tanınmaktadır.

彼女は広く知られている。

Bu bugünlerde oldukça yaygın.

それは近頃とても一般的です。

Kolera Japonya'da yaygın değildir.

コレラは日本では珍しい。

Irksal klişeler çok yaygın.

人種のステレオタイプはよくある話です

- Tom ismi ülkenizde yaygın mı?
- Tom ülkenizde yaygın bir isim mi?

トムはあなたの国でよくある名前ですか?

çünkü gürültü yaygın bir şey

なぜなら騒音は至る所にあり

Günümüzde en çok bunlar yaygın.

これらは 今日あるものの中で より一般的なものです

Boşanma bugünlerde daha yaygın oluyor.

離婚は現代ではますますありふれたものになりつつある。

Endişelenme. Bu yaygın bir hata.

- 心配するな。よくある間違いだから。
- よくある間違いだから気にしないで。

Japonya'da eğilmek yaygın bir nezakettir.

日本ではお辞儀をするのが普通の礼儀です。

Bunlar çocuklarda yaygın olan hastalıklardır.

これらは子供によくある病気です。

Bu kelime yaygın kullanımda değil.

- この単語は、一般によく使われていない。
- この言葉は一般的には使われていない。

Bu dergi yaygın olarak dolaşır.

この雑誌は広く行き渡っている。

Dünyadaki en yaygın isim Muhammed'dir.

世界で一番多いファーストネームはモハメッドだ。

İngilizce dünyada en yaygın konuşulan dildir.

英語は世界で取り分け最も広く普及している言語である。

Böyle bir konu bugünlerde yaygın değil.

そんな例は今日では珍しいことではありません。

Depremden sonra yaygın bir panik vardı.

その地震の後、恐慌状態が広がった。

Eski inanç hala yaygın olarak geçerlidir.

その古い信仰がまだ広く行われている。

Yurt dışında eğitim artık çok yaygın.

今や留学は大流行だ。

Natasha, Rusya'da yaygın bir isim mi?

ナターシャって、ロシアではよくある名前なんですか?

Nataşa Rusya'da yaygın bir isim mi?

ナターシャって、ロシアではよくある名前なんですか?

Bu kelime yaygın olarak kullanılıyor mu?

この言葉はふつうに使われていますか。

Su çiçeği çocuklarda yaygın bir hastalıktır.

水疱瘡は子供がよくかかる病気です。

Tom, Avustralya'da yaygın bir isim mi?

トムって、オーストラリアではよくある名前なの?

Ama işsizlik oranının fırlaması, uyuşturucunun yaygın şekilde

ですが 跳ね上がる失業率が

Artık İncil'i bilmeyen insanlarla tanışmak oldukça yaygın.

聖書を知らない若者に出会うことは、今ではごく普通のことだ。

O zamanlar bilgisayar bu kadar yaygın değildi.

あの頃はまだコンピューターが存在しなかった。

Thomas yaşadığın yerde yaygın bir isim mi?

トーマスはあなたが住む所で一般的な名前ですか?

Mary sizin ülkenizde yaygın bir isim mi?

メアリーはあなたの国で一般的な名前ですか?

Yıllar önce bu ilke yaygın olarak tanınmıştır.

ずっと昔からこの原則は認められてきた。

Bu Japon öğrenciler arasında yaygın bir hatadır.

これは日本人の学生によく見られる誤りです。

TV ve radyo ile haber iletişimi artık çok yaygın.

ラジオやテレビによるニュースの報道は今ではまったくふつうのことだ。

Dünyada İngilizce'nin en yaygın şekilde konuşulan dil olduğunu inkar etmek yok.

英語が世界中で一番広く話されているということは否定できない。

Yapay dünya uydularının fırlatılmasına yaygın olarak uzayın bir keşfi gözüyle bakılmaktadır.

人工地球衛星の打ち上げは、普通宇宙探求のために行われるものと見なされている。

Amerika'daki kilise okullarının ve bazı özel okulların üniforması vardır, onlar yaygın değildir.

アメリカでは、私立や教会の学校で制服のあるところもありますが、制服は一般的ではありません。

Bu pullu seri katilin ne kadar yaygın olduğunu kendi gözünüzle görmeden anlayamazsınız, diyor.

彼は こう言います “この殺し屋が いかに多いか知ったら―” “みんな怖くなる”と

Sigara içen insanların sayısı artıyor, bu yüzden kanser yakında ölümün en yaygın nedeni olacak.

タバコを吸う人の数は、増えている。だから、ガンは間もなく、一番多い死因となるだろう。

Bilim adamlarına göre yaygın bir hata her problemin teknik bir çözümü var olduğuna yanlışlıkla inanmaktır.

科学者の通弊は、あらゆる問題に技術的解決策があると誤認すること。

Krasny'de kesilince Davout, intihara meyilli olsa bile onu kurtarmak için geri dönmediği için yaygın bir şekilde suçlandı.

ダヴーは自殺したとしても、彼を救助するために引き返さなかったと広く非難された。

O doğru. Japoncadaki "uetoresu" İngilizcede hem "waitress" hem de "weightless" sözcüklerinin karşılığıdır. Ancak "waitress" daha yaygın bir anlamdır.

そうです。日本語ではウェートレスは英語の"waitress"と"weightless"にも該当する。でも"waitress"という意味が普通だね。

O doğru. Japonca'daki ウエートレス, İngilizce'deki hem "waitress" hem de "weightless" sözcüklerinin karşılığıdır. Ancak "waitress" daha yaygın bir anlamdır.

そうです。日本語ではウェートレスは英語の"waitress"と"weightless"にも該当する。でも"waitress"という意味が普通だね。