Translation of "Söylemekten" in Japanese

0.003 sec.

Examples of using "Söylemekten" in a sentence and their japanese translations:

Şarkı söylemekten hoşlanıyorum.

私は歌を歌うことが好きです。

Yalan söylemekten bıktım.

嘘をつくのがいやになった。

Gerçeği söylemekten hiç çekinmeyin.

何のためらいもなく真実を語る。

O yalan söylemekten utanıyor.

彼はうそをつくことを恥じている。

O, şarkı söylemekten vazgeçti.

彼女は歌を歌うのをやめた。

Yalnızca söylemekten çok daha güçlü.

単に言葉で伝えるよりも はるかに強力なのです

Onlar şarkı söylemekten keyf aldı.

彼らは歌を歌って楽しんだ。

O yalan söylemekten nefret ediyordu.

彼は嘘をつくことが大嫌いだった。

Sana şarkı söylemekten mutluluk duyarım.

喜んで歌わせていただきます。

Bunu söylemekten nefret etsem de.

公衆衛生の専門家は、それを言いたがりませんが

Herkesin önünde şarkı söylemekten hoşlanmam.

人前で歌うのは苦手です。

Konumunu yitirdi çünkü yalan söylemekten kaçınmıştı.

ただうそを言うことを断ったというだけで、彼は首になった。

Senin için şarkı söylemekten memnun olurum.

喜んで歌わせていただきます。

Tom ve Mary şarkı söylemekten hoşlanırlar.

トムとメアリーは歌うのが好きなんだよ。

Hayalimdeki işi yaptığımı sizlere söylemekten müthiş gururluyum.

夢の仕事をすることができて 特別に誇りに思っています

Şarkı söylemekten hoşlanmıyordu fakat onlar ona şarkı söylettiler.

彼は歌いたくなかったが、彼らに歌わされた。

- Birlikte şarkı söylemekten hoşlandık.
- Birlikte şarkılar söylemenin tadını çıkardık.

私たちは一緒に歌を歌って楽しんだ。

Onun şarkıları biraz kötü olduğu için herkesin önünde şarkı söylemekten nefret ediyor.

歌が下手なので彼は人前で歌うのをいやがる。

- Bir şeye ihtiyacınız olursa bana söylemeye çekinmeyin.
- Bir şeye ihtiyacın olursa bana söylemekten çekinme.

何か必要なものがあったら、遠慮なく言ってください。

Mary Tom'a elbisesi hakkında ne düşündüğü sordu, fakat o gerçekten ne düşündüğünü ona söylemekten daha iyisini biliyordu.

メアリーは自分のドレスをどう思うか尋ねたが、トムは感じたままを口にするほど馬鹿ではなかった。