Translation of "Rengi" in Japanese

0.006 sec.

Examples of using "Rengi" in a sentence and their japanese translations:

Rengi solmaz.

色はさめないでしょう。

- Bu rengi sevmez.
- Bu rengi sevmiyor.
- O bu rengi sevmez.
- O bu rengi sevmiyor.

その色は彼女の趣味にあわない。

Onun rengi kırmızıdır.

それの色は赤い。

Bilgisayarın rengi kırmızıdır.

そのコンピューターの色は赤い。

Bu ne rengi?

これらは、何色ですか?

Hangi rengi beğenirsin?

- どんな色が好き?
- 好きな色は何ですか?

Hangi rengi beğeniyorsun?

どんな色が好き?

Masaru bu rengi istemiyor.

勝君はこの色が好きではない。

Elbise yıkandığında rengi soldu.

ドレスを洗ったら色がにじんだ。

Yaprakların rengi değişmeye başladı.

葉の色が変わり始めた。

Shoichi'nin yüzünün rengi attı.

- ショウイチは真っ青になった。
- ショウイチは顔面蒼白になった。

Tom bu rengi sevmiyor.

トムはこの色が好きではない。

Bu balığın rengi nedir?

この魚はなに色ですか?

Bu rengi sevdin mi?

この色、気に入りましたか。

Bu rengi sever misiniz?

- この色、気に入りましたか。
- あなたはこの色が好きですか。

Tom bu rengi sevmez.

トムはこの色が好きではない。

Tom turuncu rengi sever.

トムはオレンジ色好きだ。

En çok beğendiğin rengi seç.

君が最も好きな色を選びなさい。

İstediğiniz herhangi bir rengi seçebilirsiniz.

どちらでもあなたの好きな色を選んでいいです。

Ağaçlardaki yaprakların rengi değişmeye başladı.

木々の葉が紅葉し始めた。

Ben de bu rengi severim.

僕はこの色もまた好きだ。

Onu yıkasanız bile rengi çıkmaz.

洗っても色が落ちない。

Onun hangi rengi sevdiğini düşünüyorsun?

彼女はどんな色が好きだと思いますか。

O, onu görür görmez rengi soldu.

彼女を見たとたんに、彼は真っ青になった。

- Kızın altın saçı var.
- Kızın altın rengi saçları var.
- Kızın altın rengi saçı var.

その少女は金髪です。

Pekala, öncelikle rengi parlak ve capcanlı yapın

まずは 色が明るく鮮やかになってきます

Gökyüzünün harika rengi az sonra yok oldu.

その美しい空の色はすぐ薄らいでいった。

Uzun süredir hasta olduğundan rengi bembeyaz olmuş.

彼女が死人のように顔色が悪いのは長患いのせいだ。

- Gökkuşağı yedi renklidir.
- Gökkuşağının yedi rengi vardır.

虹は7色だ。

- Tom'un beti benzi kalmadı.
- Tom'un rengi soldu.

トムは青ざめた。

Bazı insanlar renk körüdür; onlar bir rengi diğerinden ayıramaz.

色盲のために、色彩の区別ができない人もいる。

Hangi rengi daha çok seversin, maviyi mi yoksa kırmızıyı mı?

青と赤ではあなたはどちらの方が好きですか。

- Ağaçtaki yapraklar kırmızı renge dönüştü.
- Ağaçtaki yaprakların rengi kırmızıya döndü.

木の葉が赤くなった。

Okulun kıyafet kodu saçınızı doğal olmayan bir rengi boyamanızı yasaklıyor.

校則では、生まれつきの髪の色ではなく染めることを禁止しています。

Kül rengi bir tavşan ortaya çıktı ve ben yaklaşır yaklaşmaz zıplayıp tekrar ormana doğru koştu.

灰色をしたうさぎが姿を見せたので近寄ろうとすると、ぴょんぴょんとまた林の中へ駆けていった。