Translation of "Olmasının" in Japanese

0.033 sec.

Examples of using "Olmasının" in a sentence and their japanese translations:

Onun öfkeli olmasının nedeni odur.

そういうわけで彼は怒ったのだ。

Şirketlerin var olmasının sebebi de bu.

消費者が企業の 存在理由です

Bu kadar zor olmasının sebebi de budur.

変化を受け入れるのが これほど難しいのは

Bu anne, baba ve evlatların orada olmasının

誰かの肉親であり 子である この人たちが

Sekreter güzel olmasının yanı sıra İngilizcede iyidir.

その秘書は美人の上に英語が得意だ。

Oyuncu olmasının yanında o ünlü bir ressamdı.

彼女は女優であるばかりでなく、有名な画家でもあった。

Evimiz otobüs durağına uzak olmasının haricinde oldukça tatminkardır.

バス停までかなり遠いということを除けば、我が家は全く申し分がない。

Bir işadamı olmasının yanında, o bir müzisyen de.

彼は実業家であるばかりでなく、音楽家でもある。

Ve onun, ilk tescilli markanın alkollü bir içecek olmasının

初の商標登録が アルコール飲料だったということは

Panzehirlerin dağıtımının kötü olması ve panzehir etkisinin tutarsız olmasının

抗毒血清の数が足りず 効くか分からないのも困る

Her şeyin birbiriyle bağlantılı olmasının güzelliğinden zevk almak için

ですから学生達には 困難な部分を 通り抜けるまで粘ってもらい

Sınıftaki bütün öğrencilerin onunla aynı fikirde olmasının sebebi budur.

そういうわけでクラスの生徒全員が彼に賛成した。

Bir doktor olmasının yanı sıra o iyi bir piyanistti.

彼は医師であるばかりでなくピアノの名人だった。

Bu onun bir pop şarkıcısı olarak başarılı olmasının nedenidir.

これが彼女がポップス歌手として成功した理由です。

Tom, Mary'nin bir silahının olmasının iyi bir fikir olacağını düşündü.

メアリーが銃を手に入れるのは名案だとトムは考えた。

Bu kavun boş görünüyor. Belki de çok ucuz olmasının nedeni budur.

このメロン、スカスカじゃないの。だから安かったのか。

Açık söylemek gerekirse, bu takımın kazanamayacak olmasının sebebi onları geride tutmanızdır.

はっきり言うけど、このチームが優勝できないのは、お前が足を引っ張っているからなんだぞ。

Büyükbabam her sabah ölçülü egzersiz yapar, güçlü ve sağlıklı olmasının nedeni budur.

祖父は毎朝適度の運動をしているので丈夫です。

İyi bir doktor olmasının yanı sıra, o çok ünlü bir roman yazarıydı.

彼は、医者であるだけでなく、非常に有名な小説家でもある。

- O güzel olmasının yanı sıra zekiydi.
- O hem zeki hem de güzeldi.
- O zeki olmakla birlikte güzeldi.
- Güzel olduğu kadar zekiydi de.

彼女はきれいな上にものわかりがよい。

- Tom'un hasta olmasının nedeni fazla yediği içindi.
- Tom'un hastalığı çok fazla yemekten sonuçlandı.
- Tom'un hastalığının nedeni fazla yemekti.
- Tom çok fazla yediği için hastalandı.

- トムの病気は食べすぎが原因だった。
- トムは食べすぎが原因で病気になった。