Translation of "Içme" in Japanese

0.005 sec.

Examples of using "Içme" in a sentence and their japanese translations:

Onu içme.

それは飲まないでください。

Yatakta sigara içme.

寝タバコはご遠慮ください。

Bu suyu içme.

この水は飲まないように。

Prenses, iksiri içme.

お嬢様、薬を飲まないでください。

Sigara içme alışkanlığı edindi.

- 彼は、喫煙のくせがついた。
- 彼に喫煙の習慣がついた。

Araba kullanacaksan içki içme!

乗るなら飲むな。

Bu içme suyu değil.

これは飲料水ではない。

Bu içme suyu mu?

これは飲料水ですか?

Keşke sigara içme alışkanlığından vazgeçebilsem.

喫煙の習慣をやめることができたらなあ。

Sigara içme alışkanlığından vazgeçmek zor.

タバコはなかなかやめられない。

Çok fazla içme, tamam mı?

- 飲み過ぎないでね。
- 飲みすぎるんじゃないよ。

Lütfen çok fazla sigara içme.

煙草を吸いすぎないようにしなさい。

Herhangi bir alkollü içki içme.

アルコール類は控えてください。

Lütfen ne olursa olsun sigara içme.

たばこは絶対に吸わないでください。

The Great Lakes içme suyu sağlar.

五大湖は飲み水を供給する。

- Görevdeyken sigara içmeyin.
- Görevdeyken sigara içme.

- 勤務中にタバコを吸ってはいけない。
- 勤務時間中たばこを吸ってはいけない。
- 勤務時間内で煙草を吸ってはいけない。

- Lütfen şişeden içmeyin.
- Lütfen şişeden içme.

瓶から飲まないでください。

öğrencilere günlük yaşamdaki içki içme, madde kullanımı

生徒に意思決定の 模擬実験を受けてもらいました

İçme suyundaki asit yağmuru insan sağlığını etkiler.

飲料水中の酸性雨は人間の健康に影響する。

Biz genellikle içme partileri için dışarı çıkarız.

たいてい外で飲み会をします。

Şehrin sakinleri içme suyu için nehre bağlıdır.

その都市の住人は飲み水をその川に頼っている。

Yarınki parti için yeme içme işini düzenledim.

明日のパーティーにはケータリングを手配しました。

O, oğlunun sigara içme alışkanlığı kırmaya çalıştı.

彼は息子の喫煙をやめさせようとした。

İçiyorsan araba sürme. Araba sürüyorsan içki içme.

飲んだら乗るな、乗るなら飲むな。

- İçiyorsan araba sürme. Araba sürüyorsan içki içme.
- Eğer içki içersen araba sürme, eğer araba sürersen içki içme.

飲んだら乗るな、乗るなら飲むな。

- Yatmadan önce bira içmeyin.
- Yatmadan önce bira içme.

- 寝る前にビールを飲むな。
- 寝る前にビール飲まないでよ。

En azından hastalığında sağ duyu gösterip içki içme bari.

せめて病気のときぐらいはお酒をのまないぐらいの分別を持つべきだ。

Biz ayrıca ayrı sigara içme bölümü yapmak zorunda kalacağız.

ウチも分煙しなきゃいけないよねぇ。

İştah yemek ile geliyor, ancak susuzluk içme ile gidiyor.

食欲は食べていると起こり、乾きは酒を飲んでいると消える。

Bu cihaz deniz suyunu kolaylıkla içme suyuna çevirmeyi mümkün kıldı.

この装置により簡単に海水を淡水に変えることが可能となった。

Sana sık sık sigara içme,o şekilde sigara içme deniliyorsa, düşünmeye başla, belki sigara içmek toplum ahlakına ya da bir şeye yönelik tehdittir.

これだけ禁煙、禁煙といわれる以上、喫煙というのは公序良俗に反する行為なんだろうね。

Birçok nehir o kadar çok kirlenmiş ki artık içme suyu için kullanılamıyorlar.

多くの川は汚染がひどいのでもはや飲料水をとるためにりようすることはできない。

22 dereceye düşen sıcaklığa katlanılabiliyor. Bu fil ailesi güneş çıkmadan içme suyu bulmak zorunda.

‎22度なら快適だ ‎ゾウの家族は日の出前に ‎水にありつきたい

Hararetli bir tartışmadan sonra,uzlaşma sağlandı.Sigara içme köşesinde sigara içenlerin sigara içmesine izin verilecek.

激論の後、喫煙者に喫煙コーナーでの喫煙を許す妥協案が生まれた。

Lütfen böyle yüksek sesle şarkı söylemeyi bırakır mısın? Bu ucuz bir içki içme yeri değil.

うちは、安手の居酒屋じゃないんですからね、放歌高吟はお断り。