Translation of "Arkadaşımın" in Japanese

0.006 sec.

Examples of using "Arkadaşımın" in a sentence and their japanese translations:

Arkadaşımın gelmesini bekliyorum.

私は友達が着くのをまっているのです。

Arkadaşımın burada olmadığına üzgünüm.

私の友人がここにいないのは残念だ。

Alman arkadaşımın adı Hans.

ドイツ人の友達の名前はハンスです。

Tesadüfen arkadaşımın uzakta yürüdüğünü gördüm.

偶然、はるかかなたを友人が歩いているのが見えた。

Ben arkadaşımın gösterdiği yönde gittim.

- 友達が示した方向へ行った。
- 私は友人が指さした方向へと向かった。

Arkadaşımın yardımını istemeye karar verdim.

私は友人達に助けを求める事に決めた。

Washington kentindeki arkadaşımın evinde kalıyorum.

ワシントン市の友人宅に泊まります。

Hasta arkadaşımın sağlık durumunu sordum.

- 私は病気の友人を見舞った。
- 私は病気の友人の容態を聞いた。

Arkadaşımın büyük bir ailesi var.

- 友人の家は大家族です。
- 友達んちは大家族なんだよ。

Arkadaşımın babası ünlü bir romancı.

私の友達の父親は有名な小説家だ。

Birkaç hafta sonra bir arkadaşımın evindeydim

数週間後 私は友人の家にいました

Bir arkadaşımın düğün töreninde capella söyleyeceğim.

友人の結婚式にアカペラで歌うことになりました。

Benim kız arkadaşımın kızları Facebook'a katıldı.

彼女の娘達はフェイスブックに参加しています。

Yağmur yağmaya başlayınca, arkadaşımın şemsiyesine sığındım.

雨が降り始めると、私は友達の傘に入った。

Erkek arkadaşımın ve benim barışacağımızı sanmıyorum.

私とボーイフレンドはもう仲直りしないだろう。

Ben arkadaşımın evinini aralıklarla ziyaret ederim.

私は時々友達の家を訪ねる。

- Bir arkadaşımın evinde kalacağım.
- Bir arkadaşta kalacağım.

友達の家に泊まりに行く。

Arkadaşımın burada olmaması beni hayal kırıklığına uğrattı.

友達がここにいないのでがっかりだ。

Hasta arkadaşımın hatırını sormak için Osaka'ya gittim.

私は病気の友人を見舞うために大阪へ行ってきた。

Arkadaşım olmak istiyorsan, öyleyse arkadaşımın arkadaşı da olursun.

私と友達になりたいなら、私の友達とも友達になってくれ。

Eski erkek arkadaşımın eski sevgilisi durup dururken beni aradı.

さっき元彼の元カノからいきなり電話かかってきた。

Yağmur yağmaya başladı bu yüzden arkadaşımın şemsiyesinin altına geçtim.

雨が降ってきたので友達の傘の中に入った。

Yağmur yağmaya başladı, bu yüzden arkadaşımın şemsiyesinin altına sığındım.

雨が降ってきたので友達の傘の中に入った。

Arkadaşımın gelmesini çok uzun süre beklemek zorunda kaldığımda huzursuz hissediyorum.

友達が現われるのを長い間待つといらいらする。

İstediğim bir kız arkadaşımın olması değil, ben sadece aşık olmak istiyorum.

僕は彼女が欲しいんじゃなくて恋がしたいんだ。

Geçenlerde bir arkadaşımın evinin yanında durduğumda, ön kapıdan çıkan arkadaşım değil fakat kocasıydı.

先日友達のところに立ち寄ったとき、玄関からは友達でなく、その旦那が顔を出した。

- Benim yanımda şemsiyem vardı fakat arkadaşımın yoktu.
- Yanıma bir tane şemsiye aldım, ama arkadaşım şemsiye getirmemiş.

私は傘を持っていたが、友人は持っていなかった。