Translation of "Gerektiği" in Hungarian

0.005 sec.

Examples of using "Gerektiği" in a sentence and their hungarian translations:

Ceza mahkemesine geçmem gerektiği söylendi.

átkerültem a büntető törvényszékre,

Tom yapması gerektiği şeyi yapmıyor.

Tom nem azt csinálja, amit elvárnak tőle.

Onun bunu bilmemesi gerektiği şaşırtıcıdır.

- Meglepő, hogy neki ezt nem kell tudnia.
- Meglepő, hogy neki ezt nem kell ismernie.

Kalan yüzde 88 ile çalışmanız gerektiği.

hogy együtt kell működnie a maradék 88 százalékkal.

Ne yapılması gerektiği hakkındaki fikirlerini değiştiriyorlar.

másképp dönt az orvos válaszai után.

Ve adil bir toplum olması gerektiği.

és hozzájárulhat hazája felvirágoztatásához.

Gücünü korumak için gerektiği şekilde yemelisin.

Rendesen kell enned, hogy erős maradjál.

Bir problemi olduktan sonra uyumanız gerektiği söylenir

hanem azt mondjuk, "aludjunk rá egyet",

Gerçek bir mega şehirde olması gerektiği gibi,

klinikák, kórházak,

O hastaneye gitmesi gerektiği konusunda ısrar etti.

Ragaszkodott hozzá, hogy kórházba menjen.

Sağlıklı insanların da maske kullanıp kullanmamaları gerektiği.

vajon az egészséges embereknek is viselniük kell?

Ne yazmam gerektiği konusunda hiç fikrim yoktu.

Fogalmam sem volt, hogy mit írjak.

Fakat bir bilim insanı işini gerektiği gibi yapıyorsa

De ha a kutató pontosan végzi a munkáját,

Çocuğumu nasıl yetiştirmem gerektiği konusunda kendime güvenimi artırdı.

Segítségemre volt, hogy magabiztosabb legyek a gyereknevelés kérdésében.

Tom sadece gerektiği yerde yardım etmekten çok mutlu.

Tom mindig örömmel segít, amikor csak szükség van rá.

Ve neden bu kadar ciddiye almamız gerektiği için.

és ezáltal nagyon komolyan vegyük.

Mary'nin ona ne söylemesi gerektiği hakkında bir ipucu yoktur.

Mary-nek fogalma sincs, hogy mit kéne mondania neki.

Siyasette sık sık düşmandan bir şeyler öğrenilmesi gerektiği, eski bir hakikattir.

Régi igazság, hogy a politikában az ellenségtől tanulni kell.

Seni işe almam gerektiği konusunda bana iyi bir neden verebilir misin?

Tud rá mondani egy jó okot, hogy miért vegyem fel?

- Tom almaya ihtiyacı olduğu şey için parasının zar zor yettiğini fark etti.
- Tom alması gerektiği şeyleri alabilmek için parasının ucu ucuna yettiğini fark etti.

Tom rájött, hogy alig volt annyi pénze, hogy megvehesse, amit meg kellett neki.