Translation of "Ressam" in German

0.004 sec.

Examples of using "Ressam" in a sentence and their german translations:

O bir ressam.

Er ist Maler.

Tom bir ressam.

Tom ist Maler.

Çok ressam tanıyorum.

Ich kenne viele Maler.

Ressam genç yaşta öldü.

Der Maler starb jung.

Belki bir ressam olabilirim.

Vielleicht sollte ich Maler werden.

En sevdiğiniz ressam kimdir?

- Wer ist dein Lieblingsmaler?
- Wer ist Ihr Lieblingsmaler?
- Wer ist deine Lieblingsmalerin?
- Wer ist Ihre Lieblingsmalerin?

O ünlü bir ressam oldu.

Aus ihr wurde eine berühmte Malerin.

Uzun süredir ressam olmak istiyorum.

Ich wollte schon lange Maler werden.

Tom ressam olmak için doğdu.

Tom war der geborene Künstler.

Tom bir ressam, değil mi?

Tom ist Maler, nicht wahr?

- Ressam, resim çalışma amacıyla Paris'e gitti.
- Ressam resim eğitimi amacıyla Paris'e gitti.

Der Maler ging nach Paris mit dem Ziel, Malerei zu studieren.

Ressam olmak dünyanın en güzel mesleği.

Künstler zu sein, ist der beste Beruf überhaupt.

O ressam birçok güzel resimler yarattı.

Der Künstler schuf eine Menge schöner Bilder.

O bir ressam olmak için doğdu.

Er war der geborene Künstler.

O, bir ressam olduğunu iddia ediyor.

Er behauptet, ein Maler zu sein.

Resmini satın almak istediğin ressam odur.

Das ist der Maler, von dem du ein Bild kaufen willst.

O, büyük bir ressam olarak bilinir.

Er ist als großer Maler bekannt.

Benim oğlum tablolar yapan bir ressam.

Mein Sohn ist ein Künstler, der Bilder malt.

- Çok ressam tanıyorum.
- Çok boyacı tanıyorum.

Ich kenne viele Maler.

Bu yüzden de ressam olarak favori tekniğim soyutlama.

Mein persönliches Lieblingsmittel als Künstler ist die Abstraktion.

- Ben sanatçı olmak istiyorum.
- Ben ressam olmak istiyorum.

Ich will Künstler werden.

- Tom bir sanatçı mı?
- Tom bir ressam mı?

Ist Tom Künstler?

Ressam olarak amacım mümkün olan en düşük miktarı kullanmak.

Mein Ziel als Künstlers ist, die kleinstmögliche Menge zu gebrauchen.

Yani siz bir ressam olsanızda kendinizi pazarlamayı bilmeniz gerek

Selbst wenn Sie Maler sind, müssen Sie wissen, wie Sie sich vermarkten können

Ellerinde bir boya fırçası olan herkes bir ressam değildir.

Nicht jeder, der einen Pinsel in die Hand nimmt, ist ein Maler.

- Tom bir sanatçı olmak istedi.
- Tom bir ressam olmak istedi.

Tom wollte Künstler werden.

- Tom alaylı bir sanatçı.
- Tom kendi kendini yetiştirmiş bir ressam.

Tom ist ein Künstler, der sich alles selbst beigebracht hat.