Translation of "Ilham" in French

0.008 sec.

Examples of using "Ilham" in a sentence and their french translations:

Ne ilham!

Quelle révélation !

Bu, ilham verici.

C'est exaltant.

Ben ilham bekliyorum.

J'attends que se manifeste l'inspiration.

Savunmamda bana ilham verdi.

comme si c'était la mienne.

Sonsuz bir ilham kaynağıdır.

et par cette expérience immémoriale de regarder les étoiles.

Kitabı bana ilham verdi.

- Son livre m'inspira.
- Son livre m'a inspiré.

Zeki değil. İlham verici değil.

Rien d'intelligent. Rien d'inspirant.

Bir sohbete ilham veren dünyalar.

une conversation.

Ne ilham verici bir konuşmacı!

Quel brillant orateur !

En büyük ilham kaynağınız nedir?

- Quelle est votre plus grande source d'inspiration ?
- Quelle est ta plus grande source d'inspiration ?

Hepimiz için bir ilham kaynağısın.

Vous êtes une inspiration pour nous tous.

Tom hepimiz için bir ilham.

Tom est une source d'inspiration pour nous tous.

Sizlere ilham kaynağı hayvanımdan bahsetmeye geldim:

Je suis ici pour vous parler de ma muse animale :

Böylelikle bu kısa ilham anını saklayabiliyorum.

pour préserver ce très court moment d'inspiration.

Fakat öncülük yapanlar bizlere ilham verirler.

mais ce sont ceux qui mènent qui nous insiprent.

Ancak benim için bir nevi ilham kaynağı.

mais pour moi, c'est une source d'inspiration.

Ve Kalahari'de çalıştığım usta izcilerden ilham aldım.

et de ces pisteurs de génie que j'avais côtoyés au Kalahari.

Onun konuşması bütün erkeklere ilham kaynağı oldu.

Son discours a inspiré tous les garçons.

O, güç ve güven duygularına ilham verdi.

Il inspirait un sentiment de force et de sécurité.

Aramızda bir bağ yaratan bir şeye ilham veren,

inspire quelque chose au lecteur qui devient un lien entre nous,

Eğlence uyuşturucu kullanımı birçok şehir efsanelerine ilham veriyor.

- L'utilisation occasionnelle de drogues alimente la rumeur populaire.
- La consommation de drogues à des fins récréatives inspire de nombreuses légendes urbaines.

Japonya'da, Ōmukade adındaki dev kırkayak efsanesine ilham kaynağı olmuştur.

Au Japon, elle a inspiré la légende du centipède géant, Ōmukade.

Mecaz ve anlam açısından insan kalbi kadar ilham verici değil.

n'est aussi imprégné de métaphores et de sens que le cœur humain.

Bu yüzden, Marie Curie ile yerel bilim müzesinden ilham alarak

Donc, inspirée par Marie Curie et par le musée des sciences local,

Hayata karşı bakış açısı umarım bizler için de bir ilham kaynağı olmuştur

J'espère que la perspective de la vie nous a aussi inspiré

Mareşal Ney tarihteki en ilham verici savaş alanı komutanlarından biriydi: doğuştan bir

Le maréchal Ney était parmi les commandants de champ de bataille les plus inspirants de l'histoire: un

Askerlerine ilham verecek yerde de değildi ... ve ordusu kanlı bir yenilgiye uğradı.

Il n'était pas non plus sur place pour inspirer ses troupes… et son armée a subi une défaite sanglante.

Açıklık ve eleştirel düşünme için, ilham ve harekete geçme için bir gün.

d'ouverture et d'esprit critique, d'inspiration et d'action.

Tüm erkekler suçlu olabilirler, eğer kışkırtılırlarsa; tüm erkekler kahraman olabilirler, eğer ilham verilirse.

Tous les hommes peuvent être des criminels, si tentés ; tous les hommes peuvent être des héros, si inspirés.

Diğer insanlara cesaret ve tahammül gibi insanüstü başarılara ilham verebilir ya da zorbalık yapabilirdi.

il pouvait inspirer ou intimider d'autres hommes dans des exploits surhumains de bravoure et d'endurance.

Bir Marshal olarak SOULT rekor karışık oldu -.. kimin yeteneği master-inme teslim veya zamanla azaldı, zafer askerlerine ilham

Le bilan de Soult en tant que maréchal était mitigé - un organisateur brillant et intelligent, dont la