Translation of "Başkalarına" in French

0.012 sec.

Examples of using "Başkalarına" in a sentence and their french translations:

Başkalarına güvenmemelisiniz.

Tu ne devrais pas compter sur les autres.

Başkalarına sordunuz mu?

- As-tu demandé aux autres ?
- Avez-vous demandé aux autres ?

Başkalarına, hastalıklarını yönetmeleri konusunda

Si, par contre, vous essayez d'aider les autres

çünkü deneyimini başkalarına aktaramadı.

parce qu'il n'a pas su la transmettre.

Başkalarına limit koyabildiğimiz gibi

Tout comme nous pouvons limiter les autres,

Hem de başkalarına yapıyoruz.

et nous l'infligeons aux autres.

Başkalarına karşı nazik olun.

Soyez aimable avec autrui !

Başkalarına gülmek iyi değildir.

Ce n'est pas bien de rire des autres.

Başkalarına çok fazla güvenme.

- Ne te repose pas trop sur les autres.
- Ne dépends pas trop des autres.
- Ne dépendez pas trop des autres.

Başkalarına yardım etmeyi severim.

J'adore aider les autres.

Başkalarına çok bağımlı olmayın.

Ne soyez pas trop dépendant des autres.

Onlar da başkalarına adil olmalıdır.

Ils devraient aussi être justes envers les autres.

O, başkalarına yardım etmeye istekliydi.

Il était serviable.

Başkalarına çok fazla bağımlı olmamalısın.

- Tu ne devrais pas trop dépendre des autres.
- Vous ne devriez pas trop dépendre des autres.

Sık sık başkalarına yardım eder.

Il aide souvent les autres.

Mary başkalarına yardım etmeyi sever.

Mary aime aider les gens.

O başkalarına karşı nazik olmamı söyledi.

Il m'a demandé d'être gentil envers les autres.

Başkalarına yardım etmek, kendine yardım etmektir.

Aider les autres, c'est s'aider soi-même.

Başkalarına bağlı olmak sık sık gereklidir.

Il est souvent nécessaire de dépendre des autres.

Sırça köşkte oturanlar başkalarına taş atmamalılar.

- Ceux qui habitent des maisons de verre ne devraient pas lancer de pierres.
- Ceux qui vivent dans des maisons de verre ne devraient pas lancer de pierres.

Başkalarına karşı samimi davranmayı zor bulurdum.

Je trouvais difficile d'être gentil envers les autres.

Başkalarına sormadan önce biraz kendin araştırsan?

Et si tu cherchais un peu par toi-même avant de demander aux autres ?

USB sürücümü asla başkalarına ödünç vermem.

Je ne prête jamais ma clé USB aux autres.

Her zaman başkalarına yardımcı olmaya çalışmalıyız.

Nous devrions toujours essayer d'aider les autres.

Başkalarına karşı nazik olmayı zor buldum.

Je trouvais difficile d'être gentil envers les autres.

Bütün hayatımı başkalarına yardım etmeye çalışarak geçirdim.

J'ai passé toute ma vie à aider les autres.

Tom bana başkalarına karşı saygılı davranmamı söyledi.

Tom m'a dit de traiter les autres avec respect.

Başkalarına yardım etmek asla boşa geçmiş zaman değildir.

Aider les autres n'est jamais une perte de temps.

- Sana nasıl davranılmasını istiyorsan başkalarına aynı şekilde davran.
- Başkalarının sana nasıl davranmasını istiyorsan, sen de başkalarına öyle davran.

Fais aux autres ce que tu voudrais qu'ils te fassent.

Ancak avantajını takip edemedi ve savaşın taktiksel idaresini başkalarına

Mais il n'a pas réussi à suivre son avantage et a laissé la gestion tactique de la bataille

Değiştiğimi fark ettim. Bana, başkalarına karşı hassas olmayı öğretiyordu.

Mais je changeais. Elle m'apprenait à m'attacher à l'autre.

Güzel anıları var ve anıları ciddiye alıyorlar ve onları başkalarına aktarıyorlar.

bons souvenirs et ils prennent les souvenirs au sérieux, et ils les transmettent.

Başkalarına yardım etmek için hiç de fazla zaman harcıyor gibi görünmüyorsun.

Tu n'as pas l'air de passer beaucoup de temps à aider les autres.