Translation of "Arayacak" in French

0.003 sec.

Examples of using "Arayacak" in a sentence and their french translations:

Onlar arayacak.

- Ils appelleront.
- Elles appelleront.
- Ils vont téléphoner.

Tom arayacak.

Tom appellera.

Tom tekrar arayacak.

Tom rappellera.

Hemen 112'yi arayacak

Il appellera le 112 immédiatement

İstediğini arayacak zamanım yoktu.

- Je n'ai pas eu le temps de chercher ce que tu voulais.
- Je n'ai pas eu le temps de chercher ce que vous vouliez.

Sanırım Tom seni arayacak.

Je pense que Tom va vous appeler.

O, yaklaşık altıda beni arayacak.

Il m'appellera vers six heures.

Seni arayacak çünkü makineyi çalıştıramıyor.

Il va vous appeler parce qu'il n'arrive pas à faire fonctionner la machine.

O başka bir avukat arayacak.

Il va chercher un autre avocat.

Bu sabah o beni arayacak mı?

M'appellera-t-il ce matin ?

Kesinlikle o bu gece beni arayacak.

Il me téléphonera certainement ce soir.

Sizi arayayım mı yoksa beni arayacak mısınız?

Je t'appelle ou c'est toi qui m'appelles ?