Translation of "Alamıyor" in French

O, gözlerini ondan alamıyor.

Il ne peut pas la quitter des yeux.

Herkes bir araba alamıyor.

Tout le monde ne peut pas s'offrir une voiture.

Bu ilaca ihtiyacı olan insanların çoğu onları alamıyor.

Beaucoup de gens qui ont besoin de ces médicaments ne peuvent pas se les payer.

Artık tanıdığım hiç kimse dışarıda yemek yemeyi göze alamıyor.

Personne que je connaisse n'a plus les moyens de sortir manger.

- Tom kendini tutamıyor.
- Tom kendini alamıyor.
- Tom kendine hâkim olamıyor.

Tom ne peut pas s'en empêcher.