Translation of "Yararı" in English

0.004 sec.

Examples of using "Yararı" in a sentence and their english translations:

Yararı yok.

It's no use.

Endişelenmenin yararı ne?

- What is the use of worrying?
- What's the use of worrying?

Yararı beraber paylaştık.

We shared the benefit together.

Umarım yararı olur.

- I hope that helps.
- I hope that that helps.

Bunun yararı olmadı.

- It didn't help.
- It was of no avail.

Matematiğin yararı nedir?

What is the use of mathematics?

- Yararı yok.
- Bu gereksiz!

- It's useless.
- It's useless!

Ne yararı vardı ki?

What was the use?

Tom'la tartışmanın yararı yok.

There's no use arguing with Tom.

Onun size yararı olmayacak.

It won't help you.

Tom'la konuşmanın yararı olmayacak.

Talking to Tom isn't going to help.

Bunun kimseye yararı dokunmaz.

This benefits no one.

Onun bana yararı olmaz.

That doesn't help me.

Herhangi bir yararı olmayacak.

It won't do any good.

Onun her zaman yararı olur.

That always helps.

Bunu yapmanın ne yararı var?

- What's the point in doing this?
- What's the point of doing that?

Sana yararı dokunacak kitapları okumalısın.

You should read books that will benefit you.

Ona kızmanın bir yararı yok.

It is no use getting angry at him.

Onun yararı olup olmayacağını bilmiyorum.

- I don't know if that will help.
- I don't know if that'll help.

Bunun da hiç bir yararı olmadı,

That didn't help either, though,

Bir kimsenin güzel olmasının yararı nedir?

Of what benefit is it for a person to be beautiful?

- Yememenin maksadı nedir?
- Yememenin yararı nedir?

What's the point of not eating?

Onu ikna etmeye çalışmanın yararı yok.

It's no use trying to persuade her.

Bu ilacın biraz yararı olması gerekiyor.

This medicine should help a little.

Ağlamanın yararı yok. Hiç kimse seni duymaz.

There is no use in crying. No one will hear you.

Anne'yi şimdi ikna etmeye çalışmanın yararı yok.

There's no use reasoning with Anne now.

Eğer sürmüyorsan bir arabaya sahip olmanın yararı nedir?

What's the good of having a car if you don't drive?

- Onlar ne işe yarıyor?
- Onların ne yararı var?

- What good are those?
- What good are they?

- O teknolojinin avantajı nedir?
- O teknolojinin yararı nedir?

What is the advantage of that technology?

O, benim erkek arkadaşım değil, sadece yararı olan platonik aşk.

He's not my boyfriend, it's just platonic love with benefits!

Kendi yararı için insanları kullanmayı bırakması için Keiko'ya baskı yaptım.

I urged Keiko to stop using people for her own convenience.

Akıllı olmanın yararı bir aptalmış gibi davranabilirsin, ancak tersi mümkün değildir.

The benefit of being intelligent is that you can pretend to be a fool, but the reverse is not possible.

- Onlar ne işe yarıyor?
- Onlar ne iyi?
- Onların ne yararı var?

What good are they?

Klingonca öğrenmenin bir iş adamı olarak onun kariyerine büyük yararı olacak.

Learning Klingon will be of great use for his career as a businessman.

- Ağlamanın ve şikayet etmenin bir yararı yok. Sahip olduklarınla mutlu olmaya çalış.
- Ağlamanın ve şikayet etmenin bir yararı yok. Sahip olduklarınla mutlu olmaya çalışın.

There's no use crying and complaining. Try to be content with what you have.

Öğrenciler olarak depremzedelere yardımda bulunalım. Cebimizdeki bozuk paraların bile çok yararı olacaktır.

Let us students contribute to the welfare of the victims of the earthquake; even loose change will go a long way.

- Güzel olmanın bir sürü yararı vardır.
- Güzel olmanın bir sürü faydası vardır.

There are many benefits to being beautiful.

Eğer daha fazla işine yaramadığını hissediyorsan, değiştiriver. Aynı düşünce yapısında çok uzun süre takılı kalmanın bir yararı yok.

If you feel it isn't serving you anymore, just change it. It's no good to be stuck in the same mindset for too long.

- Bunun bana çok faydası oldu.
- Bunun bana çok yararı dokundu.
- Bunun çok faydasını gördüm.
- Bu bana çok yardımcı oldu.

That helped me a lot.