Translation of "Yaralanmadı" in English

0.007 sec.

Examples of using "Yaralanmadı" in a sentence and their english translations:

Kimse yaralanmadı.

Nobody got injured.

Tom yaralanmadı.

- Tom is unhurt.
- Tom didn't get hurt.

Tayfa yaralanmadı.

The crew was uninjured.

Başkan yaralanmadı.

The president was not injured.

Hiç kimse yaralanmadı.

Nobody got hurt.

Allah'tan kimse yaralanmadı.

Luckily nobody got injured.

Tom patlamada yaralanmadı.

Tom wasn't hurt in the explosion.

Tom kazada yaralanmadı.

Tom wasn't hurt in the accident.

Allahtan, kimse yaralanmadı.

Fortunately, no one was hurt.

Aslında kimse yaralanmadı.

Nobody was actually hurt.

Hiçbir yolcu yaralanmadı.

No passengers were hurt.

Hiçbir kadın yaralanmadı.

Neither woman was hurt.

Hiçbir subay yaralanmadı.

No officers were hurt.

Tom saldırıda yaralanmadı.

Tom wasn't hurt in the attack.

Tom hiç yaralanmadı.

Tom has never been injured.

Hiçbir sürücü yaralanmadı.

Neither driver was hurt.

Tom savaşta yaralanmadı.

- Tom wasn't wounded in the battle.
- Tom wasn't wounded in the war.

Başka hiç kimse yaralanmadı.

Nobody else got hurt.

Sadece otobüs şoförü yaralanmadı.

Only the bus driver was uninjured.

Çoğu yolcu pek yaralanmadı.

Most passengers were hardly injured.

Hiçbir polis memuru yaralanmadı.

No police officers were injured.

Taksi şoförü ağır yaralanmadı.

The cab driver wasn't seriously injured.

Mucize, yolcuların hiçbiri yaralanmadı.

Miracle of miracles, none of the passengers were hurt.

İnşallah hiç kimse yaralanmadı.

I hope no one was injured.

Neyse ki, kimse yaralanmadı.

- Fortunately, no one was hurt.
- Luckily nobody got injured.
- Fortunately, no one was injured.
- Fortunately, nobody was injured.
- Luckily, no one was injured.

Hiç kimse ağır yaralanmadı.

No one was seriously injured.

Tom tren kazasında yaralanmadı.

Tom wasn't injured in the train wreck.

Neyse ki kimse yaralanmadı.

Luckily, no one was injured.

İyi ki, hiçbir yolcu yaralanmadı.

Fortunately, no passengers were injured.

Neyse ki yolculardan hiçbiri yaralanmadı.

Fortunately none of the passengers were injured.

Neyse ki kimse ağır yaralanmadı.

Luckily nobody was seriously injured.

Neyse ki kazada kimse yaralanmadı.

Luckily nobody was hurt in the accident.

Polise göre, hiç kimse yaralanmadı.

According to the police, no one was injured.

Tanrıya çok şükür kimse yaralanmadı.

Thank God that nobody was hurt.

Mary kötü bir şekilde yaralanmadı.

Mary was not badly injured.

En azından hiç kimse yaralanmadı.

At least, no one was hurt.

Tom yaralandı ama Mary yaralanmadı.

Tom was hurt, but Mary wasn't.

Tom yaralandı, ama Mary yaralanmadı.

Tom has been hurt, but Mary hasn't.

Garip görünebilir, yangında hiç kimse yaralanmadı.

Strange as it may seem, nobody was injured in the fire.

Hiç kimse kötü bir şekilde yaralanmadı.

No one was badly injured.

Neyse ki, Tom ciddi olarak yaralanmadı.

- Fortunately, Tom did not get seriously hurt.
- Fortunately, Tom didn't get seriously hurt.

Mücize eseri olarak kimse ağır yaralanmadı.

Miraculously, nobody was seriously injured.

- Tom hiç yaralanmadı.
- Tom hiç zarar görmedi.

Tom was never harmed.

Kamyon okul binasına çarptığında neyse ki kimse ağır yaralanmadı.

Luckily nobody was badly hurt when the truck ran into the school building.

- Kamyon şoförü yara almadı.
- Tır şoförü yara almadı.
- Kamyon şoförü yaralanmadı.

The truck driver wasn't injured.