Translation of "Kadın" in Japanese

0.016 sec.

Examples of using "Kadın" in a sentence and their japanese translations:

Bir kadın,

3人目の子供の出産に

Kadın güzeldir.

- 女の人は奇麗です。
- その女性は美しい。

- O kadın kimdir?
- Kim o kadın?

- あの女性は誰ですか。
- あの女の人は誰ですか。
- あの女は誰ですか?

- Kim o kadın?
- Şu kadın kim?

- あの女性は誰ですか。
- あの女の人は誰ですか。

Erkek ve kadın.

男性と女性である

Kadın notlar alıyor.

その女性はメモを取っている。

Kadın bebeğe sarıldı.

その女性は赤ちゃんを抱きしめた。

Kadın öğrenim görüyor.

女性は読み物をしている。

Sen kadın değilsin.

あなたは女ではありません。

- O, çekici bir kadın.
- O, seksi bir kadın.

あの女は実にセクシーだ。

- Şurada duran kadın kim?
- Şurada dikilen kadın kim?

あそこに立ってる女の人はだれですか。

- O, zengin bir kadın.
- O, varlıklı bir kadın.

彼女は金持ちです。

Kadın olmak zor. Trans kadın olmak da kolay değil.

女性として生きるのも トランスジェンダーの女性として

Beyin sağlığı, kadın sağlığıdır.

脳の健康は女性の健康なのです

Kadın: Adını söylemekle başlayabilirsin.

(女性)まず名前を教えてくれる?

"Kadın Dediğin"deki Ana,

『Real Women Have Curves』の アナは

CQ: Ah, Kadın Yürüyüşü.

CQ: 「女性の行進」といえば

Odadaki tek kadın bendim.

その部屋の中で私は唯一の女性でした

Banktaki kadın Bayan Brown.

ベンチに座っている女の人はブラウン夫人です。

Yaşlı kadın neredeyse çiğneniyordu.

その老婦人はもう少しでひかれるところだった。

Yaşlı kadın kaşlarını çattı.

その老婦人はまゆをひそめた。

Dul kadın siyah giyinmişti.

その未亡人は黒衣をまとっていた。

Güzel bir kadın naziktir.

その美しい女性は親切である。

Kadın, öğretmenmiş gibi konuşuyor.

その女性はまるで先生のような口をきく。

Kadın Sue adına gitmektedir.

その女性はスーです。

Orada duran kadın kimdir?

あそこに立ってる女の人はだれですか。

Gemide iki kadın vardı.

2人の女性が乗船していた。

Yaşlı kadın yatakta hastaydı.

老婦人は病気で寝ていた。

Kadın adama tahammül etti.

婦人はその男を寛大に扱った。

O sessiz bir kadın

- 彼女は温和な婦人です。
- 彼女は物静かな女性だ。

O, harika bir kadın.

彼女はすばらしい女性だ。

Çalışan kadın sayısı artıyor.

働く女性の数は増えている。

O kadın arkadaşlık istedi.

誰か女性の相手が欲しかった。

Kadın olmadığım için mutluyum.

私は女性ではないから嬉しいです。

Birçok kadın alışverişi sever.

女性はたいてい買い物が好きです。

Kahverengi montlu kadın kim?

茶色のコートを着た女性は誰ですか。

Tom bir kadın avcısı.

トムは女たらしだ。

Şüpheli kafkasyalı bir kadın.

容疑者は白人の女性だ。

O, kararlı bir kadın.

彼女はしたたかな女だ。

Kadın masadaki bıçağa uzandı.

女はテーブルのナイフに手を伸ばした。

Kadın yatak odasında uyuyor.

女性は寝室で眠っている。

O adam bir kadın.

その男性は女性です。

Yaşlı kadın otobüsten indi.

おばあさんはバスから降りた。

O yaşlı kadın kimdir?

- あの老女は誰ですか?
- あの老婦人は誰ですか?
- あの老婆は誰ですか?
- あのお婆さんは誰ですか?

O kadın genç kalıyor.

あの婦人はいつまでも若い。

Şu zavallı kadın engelli.

あの女性は気の毒にからだが不自由だ。

Pembe giyinmiş kadın kimdir?

あのピンクの服を着た女性はだれですか。

Yaşlı kadın düştüğünde yaralandı.

老婦人は転んでけがをした。

Kahverengi ceketli kadın kim?

茶色のコートを着た女性は誰ですか。

Kadın şimdi su içiyor.

女性は今 水を飲んでいます。

Ben bir kadın oldum.

私は女になりました。

- O kadın çirkin bir kadın.
- Bu dişi hayvan bir köpek.

- この子は犬よ。
- あの女は不細工だ。

Kendi favori tarzınızdaki kadın olun.

あなたがなりたい女性になりましょう

Bir kadın vardı ve bize

「元受刑者に対して

Trans kadın olmak kolay değil.

トランスジェンダーの女性として 生きることは容易ではありません

Bazen kadın mücadelesine geç katılmış

しばしば自分は侵入者であると感じます

Kadın: İyiliksevenler, yardımcı olabilir miyim ?

(女性)「サマリタンズ」です どうされましたか?

400 kadın ödedikleri hakkında konuştu.

400人の女性たちが 請求額を教えてくれました

Yaşlı bir kadın araba sürüyor,

おばあさんが運転していて

Bir kadın, gemiden denize düştü.

ひとりの女性が船から海の中へ落ちた。

Yaşlı kadın düştü ve kalkamadı.

その老婦人は倒れたまま、起き上がる事はできなかった。

Yaşlı kadın merdivenlere güçlükle tırmandı.

その老婦人はやっとの事で階段を上った。

Dul kadın mide kanserinden muzdarip.

その未亡人は胃ガンで痛んでいた。

Kadın bir inci kolye taktı.

その婦人は真珠のネックレスをかけていた。

Komiteye bir kadın ilave ettiler.

彼等は委員会に女性を一人加えた。

Görünüşe göre dürüst bir kadın.

彼女は一見正直そうに見える。

Onun evlendiği kadın çok güzel.

彼が結婚した女性はとても美しい。

Erkek cesaretiyle yargılanır, kadın cazibesiyle.

男は度胸、女は愛敬。

Judy yönetim kurulunda tek kadın.

ジュディーはその委員会でただ1人の女性です。

Siyah giyinmiş bir kadın gördüm.

- 黒い服の女をみた。
- 黒い服の女性を見ました。

Bir kadın çamaşırı ipe asıyordu.

女の人が洗濯物をロープに干しているところだった。

Bu kadın çok güzel görünüyor.

この女はカッコいいなあ。

O kadın nerede yaşadığımı bilir.

- あの女は私がどこに住んでいるか知っている。
- あの女の人は私が住んでいる場所を知っています。

Ağacın arkasından bir kadın çıktı.

一人の女性が木の後ろから現れた。

Kızı güzel bir kadın oldu.

彼の娘は美しい女になった。

Babanın arkadaşı bir kadın mı?

あなたのお父さんの友達は女の人ですか。

Şu kadın onun karısı olmalı.

あの女の人が彼の奥さんだろう。

Sanırım, o kadın onun karısıdır.

あの女の人が彼の奥さんだろう。

Kadın gözlemler, erkek karar verir.

女は観察し、男は判断する。

Şişman kadın bir maymun tutuyordu.

- デブっている彼女は、猿を抱きかかえていた。
- その太った女性は猿を抱きかかえていた。

Erkek avcıdır, kadın onun avı.

男は狩人で、女はその獲物である。

Bir kadın, kalabalıkta cebimi soydu.

人混みの中で私は女スリにあった。

Belirli bir yaşlı kadın arıyorum.

私はある老人を探しています。

Çiçekleri tutan o kadın kimdir?

花を持っているあの女性は誰ですか。

O evlenmeden önceki kadın değil.

現在の彼女は結婚前の彼女ではない。

Ne kadar güzel bir kadın!

彼女はなんと美人なのでしょう。

Senin bir kadın olduğunu bilmiyordum.

- あなたが女性だなんて知らなかった。
- 君が女だとは、分からなかったよ。

Kadın, iki erkek arasında oturuyordu.

女は二人の男の間に座っていた。

Bu dükkân kadın giysisi satar.

この店は女性服を扱っている。

Bir kadın kütüphanede kitap okuyor.

女が一人、図書館で本を読んでいる。

Böyle bir kadın asla görmedim.

そんな女性を見たことがなかった。

Yaşlı kadın merdivenleri güçlükle tırmandı.

その老婦人はやっとの事で階段を上った。

Yaşlı kadın ziyaretçiyi dikkatle inceledi.

老女は御客をじろじろ見た。

Orada tuhaf bir kadın gördüm.

- 私はそこで奇妙な女性を見ました。
- 私はそこで見知らぬ女性を見かけました。

Kadın burada rahatsız bir durumda ve

女はというと 苦しい姿勢でいます

Kadın giyim beden ölçülerine ne demeli?

もしくは 婦人服のサイズ

Amerika Birleşik Devletleri'nde Kadın Yürüyüşü yaptık.

アメリカで ウィメンズ・マーチがあったからです

Dünyanın her yerinde Kadın Yürüyüşleri yapıldı.

ウィメンズ・マーチは 世界中で行われました

Yani altı yüz elli milyon kadın.

6億5000万人にのぼります

Kadın ve erkeklerde oldukça benzediğini söyleyebilirim.

分布は男女ともに 非常に似通っている事です