Translation of "Yakalandım" in English

0.005 sec.

Examples of using "Yakalandım" in a sentence and their english translations:

Yakalandım.

I got caught.

Trafikte yakalandım.

I was caught in traffic.

Yağmura yakalandım.

I was caught in the rain.

Ben yakalandım.

- I was captured.
- I've been captured.

Tom'la yakalandım.

I caught up with Tom.

Ele geçirdiğimizde yakalandım.

when we had taken the city of Pando.

Ben yağmura yakalandım.

I was caught in a shower.

Ben gribe yakalandım.

I caught the flu.

Şu an yakalandım.

I got caught up in the moment.

Hız yapmaktan yakalandım.

I got caught speeding.

Dün radara yakalandım.

- Yesterday, I was caught speeding.
- Yesterday, I got clocked by a speed trap.

- Testte kopya çekerken yakalandım.
- Testte hile yaparken yakalandım.

I got caught cheating on a test.

Evime giderken sağanağa yakalandım.

I was caught in shower on my way home.

Yolda bir sağanağa yakalandım.

I was caught in a shower on the way.

Bir akşam sağanağına yakalandım.

I was caught in an evening shower.

Eve giderken fırtınaya yakalandım.

I got caught in a storm on my way home.

Dün bir sağanağa yakalandım.

Yesterday I was caught in a shower.

Yağmura yakalandım ve ıslandım.

I was caught in the rain and got wet.

Koşarken sağanak yağmura yakalandım.

I was caught in a shower while I was jogging.

Bir yağmur fırtınasında yakalandım.

I got caught in a rainstorm.

Dükkan hırsızlığı suçundan yakalandım.

I was arrested for shoplifting.

Ben trafik sıkışıklığına yakalandım.

I got stuck in a traffic jam.

Dün hız yaparken yakalandım.

I was caught speeding yesterday.

İstasyona giderken bir sağanağa yakalandım.

I was caught in a shower on my way to the station.

Otobüs beklerken bir sağanağa yakalandım.

While waiting for the bus, I was caught in a shower.

Ben bir trafik sıkışıklığına yakalandım.

I was caught in a traffic jam.

Yağmura yakalandım ve tamamen ıslandım.

I got caught in the rain and got all wet.

Ben neredeyse birkaç kez yakalandım.

I almost got caught a few times.

Trafiğin en yoğun olduğu zamanda yakalandım.

I was caught in the rush hour.

Bir sağanağa yakalandım ve sırılsıklam oldum.

I was caught in a shower and was drenched to the skin.

Dün eve giderken bir sağanağa yakalandım.

I was caught in a shower on my way home yesterday.

Bu öğleden sonra bir sağanağa yakalandım.

I was caught in a shower this afternoon.

Okuldan eve giderken bir sağanak yağmura yakalandım.

I was caught in a shower on my way home from school.

Ben bir soğuk algınlığına yakalandım gibi görünüyorum.

I seem to have caught a cold.

Yolculuk sırasında kötü bir soğuk algınlığına yakalandım.

I caught a bad cold during the trip.

Dün akşam eve giderken bir sağanağa yakalandım.

I was caught in a shower on my way home yesterday evening.

Dün okuldan eve gelirken bir sağanağa yakalandım.

- As I returned from school yesterday, I was caught in a sudden shower.
- On my way home from school yesterday, I was caught in a shower.

Ben soğuk algınlığına yakalandım ve başım ağrıyor.

I've caught a cold and my head hurts.

"Kötü bir soğuk algınlığına yakalandım." "Bu çok kötü"

"I caught a bad cold." "That's too bad."

Dün, parktaki yürüyüşten evime giderken bir sağanağa yakalandım.

Yesterday I was caught in a shower on my way home from walking in the park.

Ben dün akşam soğuk algınlığına yakalandım gibi görünüyor.

It's seems I've caught cold yesterday evening.

- Kötü bir soğuk algınlığına yakalandım.
- Çok fena nezle oldum.

- I have caught a bad cold.
- I've caught a bad cold.

Okuldan eve giderken bir sağanağa yakalandım ve iliklerime kadar ıslandım.

On my way home from school, I was caught in a shower and got wet to the skin.

Saat 2.30'da buluşmam vardı ama trafiğe yakalandım ve oraya vaktinde varamadım.

I had an appointment at 2:30, but I was caught in traffic and couldn't get there in time.

Bu sabahtan beri boğazımda bir gıcık var. Gerçekten soğuk algınlığına mı yakalandım.

I've had a tickle in my throat since this morning. Have I really caught a cold?

- Ben kötü bir soğuk almışım.
- Kötü bir soğuk algınlığına yakalandım.
- Çok fena nezle oldum.

- I have caught a bad cold.
- I've caught a bad cold.