Translation of "Ticarete" in English

Japonya dış ticarete bağlıdır.

Japan depends on foreign trade.

Dış ticarete kısıtlama koymamalıyız.

We should not put restrictions on foreign trade.

Ve uluslararası ticarete yönelik bölgeler.

to logistics and international trade.

John kişisel olarak ticarete başladı.

John began trade personally.

- Konuya açığız.
- Ticarete açığız.
- Meseleye açığız.

We're open for business.

, İngiltere ile yolsuzluğa ve yasadışı ticarete engel oldu.

cracking down on corruption  and illegal trade with Britain.

Yabancı ticarete engeller koymak istiyordu. Özellikle ithalatı hedef alıyordu.

against foreign trade targeting imports.

Dubai'nin büyük sırrı petrol değil, onun ticarete olan bağlılığı.

The great secret of Dubai is not oil, but its commitment to trade.

Ancak, Fransa benzeri diğer ülkeler gibi, Güney Kore uluslararası ticarete herhangi

Nonetheless, unlike other countries like France, South Korea didn’t put up any barriers to

Şu anda, serbest ticarete ve yatırıma olan kararlılığı ve yasal güvenliği

At the moment, its commitment to free trade and investment, and its policies aimed at