Translation of "Tanıyordum" in English

0.008 sec.

Examples of using "Tanıyordum" in a sentence and their english translations:

O hissi tanıyordum.

I recognized that feeling.

Tom'u şahsen tanıyordum.

I knew Tom personally.

Tom'u iyi tanıyordum.

I knew Tom well.

Oradaki herkesi tanıyordum.

I knew everyone there.

Zaten herkesi tanıyordum.

I already knew everyone.

Babanı iyi tanıyordum.

I knew your father well.

Anneni iyi tanıyordum.

I knew your mother well.

Onu her zaman tanıyordum.

I've always known it.

Tom'u uzun zamandır tanıyordum.

I knew Tom a long time.

Senin erkek kardeşini tanıyordum.

I knew your brother.

Babanı çok iyi tanıyordum.

I knew your father very well.

Seni lisede zorlukla tanıyordum.

I hardly knew you in high school.

Ben onu iyi tanıyordum.

I knew him well.

Ben onları şahsen tanıyordum.

I knew them personally.

Ben onu şahsen tanıyordum.

I knew him personally.

Onu uzun zamandır tanıyordum.

I knew him a long time.

Tom'un erkek kardeşini tanıyordum.

I knew Tom's brother.

Ebeveynlerinin her ikisini de tanıyordum.

I knew both your parents.

Ben onları çok iyi tanıyordum.

I knew them very well.

Ben onu çok iyi tanıyordum.

I knew him very well.

O adamlardan her birini tanıyordum.

I knew every one of those guys.

Onunla evlendiğimde on yıldır onu tanıyordum.

I had known her for ten years when I married her.

Bir zamanlar Tom gibi birini tanıyordum.

I knew someone like Tom once.

Ben Tom adında bir adam tanıyordum.

I knew a guy named Tom.

Bir zamanlar onun gibi birini tanıyordum.

I knew someone like him once.

Tom'un partisinde sadece bazı insanları tanıyordum.

I only knew some of the people at Tom's party.

Tom'u senin tanıdığından çok daha iyi tanıyordum.

I knew Tom a lot better than you did.

Ben onları senin tanıdığından daha iyi tanıyordum.

I knew them better than you did.

Ben onu senin tanıdığından daha iyi tanıyordum.

I knew him better than you did.

Bir zamanlar senin gibi bir adam tanıyordum.

I once knew a man like you.

Ben Tom'u onun tanıdığımı düşündüğünden daha iyi tanıyordum.

I knew Tom better than he thought I did.

Hem Tom'u hem de Mary'yi çok iyi tanıyordum.

I knew both Tom and Mary very well.

- Tom'u senden daha iyi tanıyordum.
- Tom'u senden daha iyi biliyordum.

I knew Tom better than you did.