Translation of "Pazartesileri" in English

0.009 sec.

Examples of using "Pazartesileri" in a sentence and their english translations:

Pazartesileri hep meşgulüm.

I'm always busy on Mondays.

Tom pazartesileri sevmiyor.

Tom doesn't like Mondays.

Pazartesileri, o hep evdedir.

On Mondays, he's always at home.

Pazartesileri asla aynı olmayacak.

Mondays will never be the same again.

Tom pazartesileri hep evdedir.

Tom is always at home on Mondays.

Birçok müze pazartesileri kapalıdır.

Many museums are closed on Mondays.

Pazartesileri asla boş olmam.

I'm never free on Mondays.

Genellikle pazartesileri buraya gelirim.

I often come here on Mondays.

Bunu Pazartesileri de yapıyorum.

I do that on Mondays, too.

Pazartesileri hiçbir şey yapmam.

I don't do anything on Mondays.

Onu genelde pazartesileri yaparım.

I usually do that on Mondays.

Tom pazartesileri yemek pişirmez.

Tom doesn't cook on Mondays.

Tom pazartesileri nadiren evdedir.

Tom is seldom home on Mondays.

Pazartesileri genellikle yüzmeye giderim.

On Mondays, I usually go swimming.

Bunu hep pazartesileri mi yaparsın?

Do you always do that on Mondays?

Tom'un pazartesileri evde olduğunu düşünmüyorum.

- I don't think Tom is home on Mondays.
- I don't think that Tom is home on Mondays.

Tom pazartesileri okula genelde geç kalır.

Tom is often late for school on Mondays.

Tom pazartesileri evde kalmayı tercih ediyor.

Tom prefers staying home on Mondays.

- Pazartesi günleri çalışır mısınız?
- Pazartesileri çalışır mısınız?

Do you work on Mondays?

- Tom pazartesileri evdedir.
- Tom pazartesi günleri evdedir.

Tom is home on Mondays.

- Pazartesi günleri çoğunlukla okula geç kalır.
- Pazartesileri okula sık sık geç geliyor.
- Pazartesileri okula sık sık geç kalıyor.

She is often late for school on Mondays.

- Pazartesileri boş değil misin?
- Pazartesi günleri boş olmuyor musun?

Aren't you free on Mondays?

- Bu dükkân pazartesi günleri kapalı.
- Bu mağaza pazartesileri kapalı.

That store is closed Mondays.

- Tom pazartesileri hep meşgul.
- Tom pazartesi günleri hep meşgul oluyor.

Tom is always busy on Monday.

- Tom pazartesi günleri çalışmak zorunda değildir.
- Tom, pazartesileri çalışmak zorunda değil.

Tom doesn't have to work on Mondays.