Translation of "Parçasının" in English

0.003 sec.

Examples of using "Parçasının" in a sentence and their english translations:

O kağıt parçasının ne olduğunu biliyorum.

I know what that piece of paper is.

Tom bir kaya parçasının üzerine tek başına oturdu.

Tom sat alone on a boulder.

Toprak, sadece kara parçasının yüzeyini kaplayan ince bir örtü

Soil's just the thin veil that covers the surface of land,

Mary bir kağıt parçasının üzerine numarasını yazdı ve onu Tom'a uzattı.

Mary wrote her number on a piece of paper and handed it to Tom.

Yeni bir merkez, bir "ev" hissi yaratıyorsunuz. "Love On Top" parçasının yaptığı aynen bu.

And you’re creating a new sense of home. Which is exactly what “Love on Top” does.

Ben bir çevrim içi müzik mağazasında Debussy'nin "Clair de Lune" parçasının bir mp3 kopyasını aldım.

I bought an mp3 copy of Debussy's "Clair de Lune" in an online music store.