Translation of "Lokantada" in English

Şoför lokantada mı?

Is the driver at the restaurant?

Bu lokantada pilav var.

- This restaurant has pilaf.
- This restaurant has pulao.

Lokantada çok müşteri yok.

- There are not many guest in the restaurant.
- There's not a lot of customers in that pub.
- There's not a lot of punters in that pub.
- There are not many punters in that pub.
- There are not many customers in that pub.

O lokantada yemek yememeliydin.

You shouldn't have eaten at that restaurant.

Bir zamanlar bir lokantada çalıştım.

I once worked in a restaurant.

Orada o lokantada yemek yedim.

I ate at that restaurant over there.

Her iyi lokantada vejetaryen menüler bulunur.

Every good restaurant has vegetarian options.

Lokantada sık sık yemek yiyor musunuz?

Do you often eat at restaurants?

Dün tesadüfen bir lokantada Bernhard ile karşılaştım.

I happened upon Bernard at a restaurant yesterday.

Şimdi çoğu lokantada bedava kablosuz internet var.

Many restaurants now have free Wi-Fi.

Tom kahvaltısını çoğu zaman bir lokantada yapar.

Tom often eats breakfast at a diner.

O lokantada yemek yemek fazlaya mal olmaz.

It doesn't cost much to eat at that restaurant.

Tom, buradan uzak olmayan bir lokantada çalışıyor.

Tom works at a restaurant not far from here.

Bu lokantada çok sayıda vejetaryen menü var.

This restaurant has many vegetarian options.

Sami ve Leyla yöresel küçük bir lokantada takıldılar.

Sami and Layla hung out at the local diner.

Evde yemek pişirmek bir lokantada yemek yemekten daha sağlıklıdır.

Cooking at home is healthier than eating out at a restaurant.

Bu lokantada pilav olup olmadığını merak ederek içeriye girdim.

Wondering if that restaurant had plov, I went inside.

Bize lokantada hizmet eden garson bitkin ve stresli idi.

The waitress serving us at the diner was exhausted and stressed.

Onlar o lokantada çok iyi bir akşam yemeği veriyorlar.

They serve a very good dinner at that restaurant.

Sonunda, biz, o eski püskü lokantada yemek yemeyi sona erdirdik.

In the end, we ended up eating at that shabby restaurant.

Bu lokantada yemeyi bütçem kaldırmaz, onun için başka bir yere gidelim.

I can't afford to eat at this restaurant, so let's go somewhere else.

- Geçen hafta lokantaya gittin mi?
- Geçen hafta lokantada yemek yedin mi?

Did you eat at a restaurant last week?

Lokantada tek başına yemek yemenin içler acısı bir durum olduğunu düşünüyor.

He thinks that eating at a restaurant by himself is pathetic.

- Hâlâ o restoranda mı yemek yiyorsun?
- Hâlâ o lokantada yemek yiyor musun?

Do you still eat at that restaurant?