Translation of "Kumsalda" in English

0.003 sec.

Examples of using "Kumsalda" in a sentence and their english translations:

Kumsalda ateş yaktık.

We built a fire on the beach.

Kumsalda cankurtaran yok.

There isn't a life guard at the beach.

Bütün yaz kumsalda mıydın?

Were you at the beach all summer?

Birkaç çocuk kumsalda oynuyor.

Several children are playing on the sandy beach.

- Kumsalda öylece uzanıp yüzenleri seyrettim.
- Kumsalda öylece uzanıp insanların yüzmesini izledim.

I just lay on the beach and watched people swim.

- Onu plajda gördük.
- Onu kumsalda gördük.

- We saw him on the beach.
- We saw her on the beach.

Tom ve Mary ay ışığında kumsalda yürüdüler.

Tom and Mary walked on the beach in the moonlight.

Güneş battıktan sonra bu kumsalda olanları kimse kaydetmemişti.

No one has recorded what happens on this beach after sunset...

Sadece kumsalda oturup bir hafta boyunca gevşemek istiyorum.

I just want to sit on the beach and relax for a week.

- Sami sahilde ağlıyordu.
- Sami plajda ağlıyordu.
- Sami kumsalda ağlıyordu.

Sami was crying on the beach.

- Akşam yemeğinden sonra sahilde yürüyelim.
- Akşam yemeğinden sonra kumsalda yürüyelim.

Let's walk on the beach after dinner.

- Çocuklar kumsalda kumdan kaleler inşa ediyorlar.
- Çocuklar plajda kumdan kaleler yapıyor.

Kids are building sand castles on the beach.