Translation of "Korkutucu" in English

Doğa korkutucu.

Nature is scary.

O korkutucu.

That's scary.

Gerçeklik korkutucu.

Reality is scary.

Gerçekler korkutucu.

The facts are frightening.

Tom korkutucu.

Tom is scary.

Bu korkutucu.

This is scary.

Değişim korkutucu.

Change is scary.

Fırtınalar korkutucu.

Thunderstorms are scary.

Ne korkutucu?

What's scary?

Karanlık biraz korkutucu.

It was a little bit scary in the dark.

O korkutucu görünüyor.

That sounds scary.

O biraz korkutucu.

It's a little scary.

Bu çok korkutucu!!!

This is sooo scary!!!

O korkutucu bölüm.

That's the scary part.

O çok korkutucu.

That is too scary.

"Çocukluk arkadaşları" korkutucu.

'Childhood friends' are scary.

O, korkutucu değil.

- That's not scary.
- That isn't scary.

O korkutucu muydu?

Was it scary?

Bu korkutucu olmalı.

It must be frightening.

Korkutucu bir yerdi.

It was a scary place.

İş göz korkutucu.

The work is daunting.

Bu düpedüz korkutucu.

It's downright scary.

Bu biraz korkutucu.

- This is a bit scary.
- It's kind of scary.

Bu çok korkutucu.

It's too scary.

Bu korkutucu değil.

This isn't scary.

Bu oldukça korkutucu.

This is rather frightening.

O bebek korkutucu.

That doll is scary.

O korkutucu olacak.

It'll be scary.

O oldukça korkutucu.

That's pretty scary.

O gerçekten korkutucu.

That's really scary.

Oldukça göz korkutucu.

It's quite intimidating.

Tom biraz korkutucu.

Tom is slightly scary.

Tom oldukça korkutucu.

Tom is rather intimidating.

Çok korkutucu görünüyorsun.

You look so terrifying.

Hayat zaten yeterince korkutucu,

Life is already scary,

Oldukça korkutucu bir uçurum!

It is quite a scary drop off here! Whoo!

Baskıcı ve korkutucu ülkeleri.

most suffocating and terrifying countries.

O, çok korkutucu olacak.

It will be scary.

Burası korkutucu bir mekan.

This is a frightening place.

Bu tamamen korkutucu görünüyor.

It sounds downright frightening.

O korkutucu, değil mi?

Scary, wasn't it?

Gerçekten korkutucu bir hikayeydi.

That was a really scary story.

Kayakla atlama korkutucu görünüyor.

Ski jumping looks scary.

Korkutucu filmler çocukları korkutur.

Scary movies will frighten the children.

O korkutucu değil mi?

Isn't it scary?

Haberler bugünlerde yeterince korkutucu.

The news is alarming enough these days.

O korkutucu bir parçaydı.

That was the scary part.

O korkutucu değil miydi?

Wasn't it scary?

Bu korkutucu bir deneyimdi.

It was a frightening experience.

Bunu göz korkutucu bulmuyorum.

I don't find it intimidating.

Bu korkutucu bir olasılıktır.

That's a frightening possibility.

Hikayen çok korkutucu değildi.

Your story wasn't very scary.

Bu film gerçekten korkutucu.

This movie is really scary.

O korkutucu bir düşünce.

That's a scary thought.

Varoşlardan korkutucu haber geldi.

Alarming news came from the suburbs.

Bu korkutucu bir beklenti.

That's a frightening prospect.

Bu korkutucu bir düşünce.

That's a frightening thought.

Senin cehaletin gerçekten korkutucu.

You ignorance is truly frightening.

Onu çok korkutucu buldum.

I found that very alarming.

Bunu yapmak korkutucu olurdu.

Doing that would be scary.

Sami biraz korkutucu görünüyordu.

Sami looked kind of scary.

Tom'un korkutucu olduğunu biliyorum.

- I know Tom is scary.
- I know that Tom is scary.

Tom korkutucu, değil mi?

Tom is scary, isn't he?

İnsanlar büyüleyici ve korkutucu.

People are fascinating and scary.

Medyadaki korkutucu görsellere de benzemiyor.

Doesn't look like the scary images in the media.

Bunun oldukça korkutucu olduğunu düşündüm.

- I thought it was pretty scary.
- I thought that it was pretty scary.

Bu film çocuklar için korkutucu.

This movie is frightening to the children.

Dünya düşündüğün kadar korkutucu değil.

- The world is not as scary as you think.
- The world isn't as scary as you think.
- The world isn't as scary as you think it is.

Tom bazen çok korkutucu olabilir.

Tom can be very scary sometimes.

Bu o kadar korkutucu değil.

- It's not that scary.
- It isn't that scary.

Korkutucu hikayeler anlatmada iyi değilsin.

You're not good at telling scary stories.

Bu çok korkutucu bir yer.

This is a very scary place.

Hiçbir şey daha korkutucu olamazdı.

Nothing could be more frightening.

Sami korkutucu bir keşif yaptı.

Sami made a frightening discovery.

Insanların gürültücü ve korkutucu olduğunu öğrendim.

that humans are loud and terrifying.

Bu gerçekten korkutucu bir eğitim anıydı.

Now, this was a truly terrifying teachable moment.

Beraber, göz korkutucu bir kalabalık oluşturuyorlar.

Together, they make an intimidating crowd...

Kendisi, daha az korkutucu bir seçenek.

He's a less intimidating prospect.

Tom korkutucu bir şey gördüğünü söyledi.

- Tom said he saw something scary.
- Tom said that he saw something scary.

Sanat sınıfında korkutucu bir maske yaptım.

- I made a scary mask in art class.
- I made a frightening mask in art class.

Tom, Mary'nin annesini oldukça korkutucu buluyor.

Tom finds Mary's mother quite intimidating.

İşte sizin için korkutucu bir hikaye.

Here is a scary story for you.

O aynı zamanda korkutucu ve komik.

That's scary and hilarious at the same time.

Mary korkutucu sahneler sırasında gözlerini kapadı.

Mary covered her eyes during the scary scenes.

Onların düğün için harcadıkları para korkutucu.

The amount of money they spent on the wedding is frightening.

Söz veriyorum, kapatırsanız korkutucu bir şey olmayacak.

I promise nothing scary will happen if you close your eyes.

Ve ufukta çok sayıda korkutucu şey görünüyor.

and there are so many scary apparitions lurking on the horizon.

Canlı yenilme düşüncesi korkutucu ve ilgi çekici.

The thought of being eaten alive was both frightening and intriguing.

Eğlenceli olduğu doğru ama aynı zamanda korkutucu.

It's true that it's fun, but at the same time it's scary.

Rüzgar, çığlık atan hayaletler gibi korkutucu geliyor.

The wind sounds scary, like screaming ghosts.

Fırtınalar çoğu zaman korkutucu ve heyecanlandırıcı olur.

Thunderstorms are both scary and exciting.

Tom patronunun korkutucu davranışından morali bozulmuş hissetti.

Tom felt demoralised by his boss's intimidating behaviour.

Bangi atlama korkutucu mu yoksa eğlenceli mi?

Is bungee jumping frightening or fun?