Translation of "Kollarında" in English

0.017 sec.

Examples of using "Kollarında" in a sentence and their english translations:

- Kollarında öldü.
- Onun kollarında öldü.
- O, onun kollarında öldü.
- O, kollarında öldü.

She died in his arms.

- Kollarında öldü.
- Onların kollarında öldü.
- O, onların kollarında öldü.
- O, kollarında öldü.

He died in their arms.

Kollarında öldü.

- She died in his arms.
- He died in her arms.
- He died in your arms.
- She died in your arms.
- He died in their arms.
- She died in their arms.
- She died in her arms.
- He died in his arms.

Birbirlerinin kollarında uyuyakaldılar.

They fell asleep in each other's arms.

Onu kollarında taşıdı.

He carried her in his arms.

Kollarında güvende hissediyorum.

I feel safe in your arms.

- Kollarında öldü.
- Senin kollarında öldü.
- Sizin kollarınızda öldü.
- O, senin kollarında öldü.
- O, sizin kollarınızda öldü.
- O, kollarında öldü.

He died in your arms.

Aslında beyninin dışında, kollarında.

is actually outside of her brain, in her arms.

Bebek annesinin kollarında uyuyakaldı.

The baby was fast asleep in her mother's arms.

Tom Mary'yi kollarında tutuyor.

Tom is holding Mary in his arms.

O kollarında bebeğini tutuyor.

She is holding her baby in her arms.

Tom, Mary'nin kollarında uyuyor.

Tom is asleep in Mary's arms.

O, bebeğini kollarında tuttu.

She held her baby in her arms.

Tom Mary'yi kollarında tuttu.

Tom held Mary in his arms.

Tom bebeği kollarında tuttu.

Tom held the baby in his arms.

Tom'un kollarında dövmeleri var.

Tom has tattoos on his arms.

Tom Mary'yi kollarında taşıdı.

Tom carried Mary in his arms.

Tom Mary'nin kollarında öldü.

Tom died in Mary's arms.

Mary rahibin kollarında öldü.

Mary died in the priest's arms.

Biz birbirimizin kollarında ağladık.

We cried in each other's arms.

Onlar birbirlerinin kollarında ağladı.

They cried in each other's arms.

Tom'un kollarında çizikler vardı.

Tom had scratches on his arms.

Onun babası kollarında öldü.

Her father died in her arms.

- Bebek annesinin kollarında mışıl mışıl uyuyordu.
- Bebek annesinin kollarında rahat uyuyordu.

The baby was sleeping soundly in his mother's arms.

Tom kollarında bir bebek tutuyor.

Tom is holding a baby in his arms.

Tom Mary'yi kollarında sıkıca tuttu.

Tom held Mary tightly in his arms.

Senin kollarında ruhum huzur buluyor.

In your arms my soul finds peace.

O onu kollarında tutmayı istedi.

He longed to hold her in his arms.

Genç kadın kollarında bir bebek taşıyordu.

The young woman was carrying an infant in her arms.

O çocuk annesinin kollarında güvenli hissetti.

That child felt secure in his mother's arms.

Bebek annesinin kollarında derin bir uykudaydı.

The baby was in a deep sleep in his mother's arms.

Onun kollarında büyük bir kutu vardı.

He had a big box in his arms.

O bütün gece onun kollarında yatıyordu.

She lay in his arms all night.

O, kollarında büyük bir kutu tutuyordu.

He was holding a large box in his arms.

Tom, Mary'nin cansız bedenini kollarında tuttu.

Tom held Mary's lifeless body in his arms.

Skura teselliyi Yanni'nin kaslı kollarında aradı.

Skura sought solace in Yanni's well-muscled arms.

Küçük kız babasının kollarında eve geri götürüldü.

The little girl was carried back home in her father's arms.

Küçük çocuk babasının kollarında kendini güvende hissetti.

The little boy felt secure in his father's arms.

Büyük ebeveynlerimin kollarında çiçek aşısı izleri var.

My grandparents have smallpox vaccination scars on their arms.

Kızlardan her birinin kollarında bir oyuncak bebeği var.

Each of the girls has a doll in her arms.

Dün kollarında bir tavşan tutan bir adam gördüm.

I saw a man holding a rabbit in his arms yesterday.

Adam, kollarında bir havluya sarılmış bir tavşan taşıyordu.

The man carried a rabbit wrapped in a towel in his arms.

; ve İtalya'da Novi Savaşı'nda kollarında ölen Joubert ile birlikteydi.

in Switzerland; and was with Joubert in Italy, who died in his arms at the Battle of Novi.

- Tom'un kollarında birçok yara izi var.
- Tom'un kolları tarlaya dönmüş.

Tom has several scars on his arms.