Translation of "Kalmamasını" in English

0.012 sec.

Examples of using "Kalmamasını" in a sentence and their english translations:

Ona geç kalmamasını söyledim.

I told him not to be late.

Ona geç kalmamasını söyle.

Tell him not to be late.

Tom'a geç kalmamasını söyle.

Tell Tom not to be late.

Tom'a geç kalmamasını söyledim.

I told Tom not to be late.

Ona okula geç kalmamasını söyle.

Tell him not to be late for school.

Tom'a geç kalmamasını söylemeni istiyorum.

I'd like you to tell Tom not to be late.

Ona tekrar geç kalmamasını söyledim.

I told him not to be late again.

Tom Mary'ye geç kalmamasını söyledi.

Tom told Mary not to be late.

Tom, Mary’ye Boston’da kalmamasını söylemeliydi.

- Tom should've told Mary not to stay in Boston.
- Tom should have told Mary not to stay in Boston.

Tom Mary'ye tekrar geç kalmamasını söyledi.

Tom told Mary not to be late again.

Tom, Mary'nin kalıp kalmamasını umursamadığını söyledi.

- Tom said he didn't care whether Mary stayed or not.
- Tom said that he didn't care whether Mary stayed or not.

Tom Mary'nin sonuna kadar hapiste kalmamasını umuyor.

Tom hopes Mary doesn't end up in jail.

Biz Tom'a geç saatlere kadar dışarıda kalmamasını söyledik.

We told Tom not to stay out late.

Tom'a geceleri geç vakitte dışarıda kalmamasını tavsiye ettim.

I advised Tom not to stay out late at night.

Tom'a gece geç saatlere kadar dışarıda kalmamasını söyledim.

I told Tom not to stay out late at night.

Tom Mary'ye gece geç saatlere kadar dışarıda kalmamasını tavsiye etti.

Tom advised Mary not to stay out late at night.