Translation of "Kırılma" in English

0.212 sec.

Examples of using "Kırılma" in a sentence and their english translations:

Lütfen kırılma.

Please don't be offended.

Herkesin kırılma noktası var.

Everyone has their breaking point.

Kırılma noktaları; bizim ileriye doğru

Inflection points are those moments

Herkesin bir kırılma noktası var.

Everybody has a breaking point.

Cam basınç altında kırılma yeteneğine sahiptir.

Glass has the ability to be broken under pressure.

Sami'nin sabrı bir kırılma zamanına ulaştı.

Sami's patience reached a breaking time.

Bunun sonucunda bir kırılma meydana geldi diyelim

let's say a break occurred as a result

Hidrolik kırılma gerçekten depremlere yol açar mı?

Does fracking really cause earthquakes?

O onu aldattığını öğrendiğinde öfkesi bir kırılma noktasına ulaştı.

Her anger reached a breaking point when she found out that he was being unfaithful to her.

Okyanus tabanında bir kırılma meydana geldiğinde ilk enerji açığa çıktı

the first energy was released when a break in the ocean floor occurred

E kırılma o noktada oluyorsa başka yer sallanacak değil ya

If the break is happening at that point, then the other place won't shake

Biz onu küçük kıralım derken ya büyük bir kırılma meydana gelirse?

What if a big break occurs when we say we break it small?

Ağustos ayına gelindiğinde, Grande Armée'nin ikmal hatlarının kırılma noktasında olduğu açıktı

By August, it was clear the Grande Armée’s  supply lines were at breaking point,  

En son başarılarından birine bir göz atın ... ile kırılma karşılığında gerçekleşti

Check out one of their latest achievements... which happened in exchange for breaking with

Ürünlerimizde mükemmelliği hedefliyoruz. Kırılma, paslanma veya yanlış sipariş gibi ender görülen durumlarda lütfen ürünün elinize ulaşmasından itibaren yedi gün içinde bize ulaşın.

We strive for perfection in our products. In the rare case that there is breakage, staining or the order is incorrect, please contact us within seven days of the product's arrival.