Translation of "Kütüphaneyi" in English

0.003 sec.

Examples of using "Kütüphaneyi" in a sentence and their english translations:

Kütüphaneyi bulmaya çalışırken kayboldum.

I got lost trying to find the library.

Kütüphaneyi yeni kitaplarla donattılar.

They furnished the library with new books.

Kütüphaneyi bir sürü kitapla donattılar.

They furnished the library with many books.

Dan kütüphaneyi yakmakla tehdit etti.

Dan threatened to burn the library.

Onlar 2013'te kütüphaneyi restore ediyorlardı.

They were renovating the library in 2013.

Kütüphaneyi şimdi ziyaret etsek iyi olur.

We'd better visit the library now.

Her öğrenciye kütüphaneyi ziyaret etmesi için izin verilir.

Every student is allowed to visit the library.

- Oraya gidecek ve içindeki her şeyi okuyacak zamanım olmasını dilemeden bir kütüphaneyi asla fark etmem.
- Bir kütüphane görünce, gidip içindeki her şeyi okuyana kadar orada kalmayı dilemediğim olmamıştır.
- Ne zaman bir kütüphane görsem; gönlümden hep gidip içindeki her şeyi okuyana kadar orada kalmak geçer.

I never see a library without wishing I had time to go there and stay till I had read everything in it.