Translation of "Iznine" in English

0.004 sec.

Examples of using "Iznine" in a sentence and their english translations:

Senin iznine ihtiyacım yok.

I don't need your permission.

Kimsenin iznine ihtiyacım yok.

I don't need anybody's permission.

Gelecek hafta doğum iznine başlayacak.

She will start her maternity leave next week.

Oturma iznine ihtiyacım yok, çünkü ben İzlandalıyım.

I do not need a residence permit because I am from Iceland.

Ailen ya da vasinin iznine ihtiyacım var.

I need permission from your parents or guardian.

Bunu yapmak için ailemin iznine sahip değilim.

I don't have my parents' permission to do that.

Onu yapmak için Tom'un iznine ihtiyacım yoktu.

I didn't need Tom's permission to do that.

Hiçbir şartla o ona dokunma iznine sahip değildir.

On no condition has he permission to touch it.

Bu ofise gelmek için kimsenin iznine ihtiyacım yok.

I don't need anybody's permission to come to this office.

Tom onu yapmak için Mary'nin iznine sahip değildi.

Tom didn't have Mary's permission to do that.

Tom'un bunu yapmak için ebeveynlerinin iznine sahip değildi.

Tom didn't have his parents' permission to do that.

Tom bunu yapmak için Mary'nin iznine ihtiyacı yoktu.

Tom didn't need Mary's permission to do that.

Bunu yapmak için herhangi birinin iznine ihtiyacım olduğunu sanmıyorum.

- I don't think I need anybody's permission to do that.
- I don't think that I need anyone's permission to do that.
- I don't think I need anyone's permission to do that.
- I don't think that I need anybody's permission to do that.