Translation of "Hepinizin" in English

0.009 sec.

Examples of using "Hepinizin" in a sentence and their english translations:

Hepinizin canı cehenneme!

Fuck you all to hell!

Hepinizin eğleneceğinden eminim.

I'm sure you'll all have a good time.

Hepinizin nesi var?

What's wrong with all of you?

Hepinizin eğleniyor musunuz?

Are you all enjoying yourselves?

Hepinizin gözünde canlanmıştır muhakkak.

I am sure you can all visualize it.

Hepinizin ayağa kalkmasını istiyorum.

So, I want you all to stand up.

Hepinizin buradan çıkmasını istiyorum.

I want you all out of here.

Hepinizin uslu durmasını istiyorum.

I want you all to be on your best behavior.

Hepinizin ne istediğini biliyorum.

I know what you all want.

Hepinizin ne düşündüğünü biliyorum.

I know what you all are thinking.

Hepinizin Tom'u tanıdığına inanıyorum.

I believe you all know Tom.

Hepinizin kim olduğunuzu biliyorum.

I know who you all are.

O hepinizin söylediği şey.

That's what you all say.

Hepinizin benimle kalmasını istiyorum.

I want you all to stay with me.

Hepinizin korkak olduğunu biliyorum.

- I know that you all are cowards.
- I know you all are cowards.

Hepinizin bizi tanıdığına inanıyorum.

I believe you all know us.

Hepinizin onları tanıdığına inanıyorum.

I believe you all know them.

Hepinizin beni tanıdığına inanıyorum.

I believe you all know me.

Hepinizin onu tanıdığına inanıyorum.

I believe you all know him.

Hepinizin burada olduğuna memnunum.

- I'm glad you are all here.
- I'm glad you're all here.

Hepinizin Tom'a ihtiyacı var.

You all need Tom.

Hepinizin uyanık olduğunu görüyorum.

I see you're all awake.

Hepinizin onu seveceğini biliyorum.

- I know you'll all love that.
- I know that you'll all love that.

Hepinizin girmesi mümkün değil.

You can't all come in.

Hepinizin çok dikkatli olmasını istiyorum.

I want you all to be very careful.

Asla değişmeyeceğimi hepinizin bilmesini istiyorum.

- I want you all to know that I'll never change.
- I want you all to know I'll never change.

Hepinizin oldukça meşgul olduğunu duydum.

I hear you've all been pretty busy yourselves.

Hepinizin burada olmasından çok memnunum.

I'm so glad you are all here.

Hepinizin elinizden geleni yapacağınızı umuyorum.

I expect you all to do your best.

Ve şimdi hepinizin beklediği an.

And now the moment you've all been waiting for.

Hepinizin yapması gereken, onun tavsiyesine uymaktır.

All you should do is follow his advice.

Hepinizin gidip beni yalnız bıraktığınızı sandım.

- I thought you'd all gone and left me.
- I thought that you'd all gone and left me.

Hepinizin yeni vekil öğretmeninizle tanışmanızı istiyorum.

I want you all to meet your new substitute teacher.

Hepinizin benim hakkımda şüpheleriniz olduğunu biliyorum.

I know all of you have doubts about me.

Neden hepinizin çok kızgın göründüğünüzü bilmiyorum.

I don't know why you're all so angry.

Neden hepinizin çok üzgün olduğunu bilmiyorum.

I don't know why you're all so upset.

Muhtemelen hepinizin bildiği gibi, Ben Maria'yım.

As all of you probably know, I'm Maria.

Bu yüzden hepinizin söylediklerimi yapmanızı rica ediyorum.

so I would like you to just do as I say.

Hepinizin oynadığı bir rol hakkında istirhamda bulunuyorum:

There is one role I want to ask that all of you play:

Neden hepinizin bu kadar ürkek olduğunu bilmiyorum.

I don't know why you're all so jumpy.

- Hepinizin aç olduğunu umuyorum.
- Umarım hepiniz acıkmışsınızdır.

I hope you're all hungry.

Yarın hepinizin hayvanat bahçesinde iyi zaman geçireceğinizden eminim.

I'm sure you'll all have a good time at the zoo tomorrow.

Hepinizin yüzü bana çok tanıdık ama adlarınızı hatırlayamıyorum.

Your faces are all too familiar to me, but I can't remember your names.

Ve hepinizin yine gülümsediği gerçeğindeki mutluluğu bulabilen bir adam.

and find happiness in the fact that you all just smiled back.

Benim adım Alex ama hepinizin bana Augusto demesini tercih ederim.

My name is Alex, but I prefer that you all call me Augusto.

- Hepinizin hatalı olduğunu düşünüyorum.
- Bence hepiniz hatalısınız.
- Bana kalırsa hepiniz hatalısınız.
- Sanırım hepiniz hatalısınız.

I think you're all wrong.