Translation of "Giremedi" in English

Tom odasına giremedi.

Tom couldn't get in his room.

O, köpeğin korkusundan giremedi.

That boy could not enter for fear of the dog.

Hasta olduğu için sınava giremedi.

He could not take examination on account of his illness.

- Sınava giremedi.
- O sınavda başarısız oldu.

He failed to take the exam.

Tom hasta olduğu için sınava giremedi.

Tom was not able to sit for the exam because he was sick.

Şu ana kadar hiç kimse odaya giremedi.

No one has ever been able to enter the room.

- Tom banko gireceğini düşündüğü okullara bile giremedi.
- Tom garanti girerim diye düşündüğü vasat okulların bile hiçbirine giremedi.

Tom didn't even get into any of his safety schools.

Kapı içeriden kilitli kaldığı için, o, eve giremedi.

The door remaining locked up from inside, he could not enter the house.

Yangın o kadar yoğundu ki itfaiyeciler eve giremedi.

The fire was so intense that the firemen couldn't get into the house.

Tom bu akşam 2.30'a kadar içeriye giremedi.

Tom didn't get in until after 2:30 this morning.