Translation of "Günümü" in English

0.008 sec.

Examples of using "Günümü" in a sentence and their english translations:

- Doğum günümü unuttun.
- Doğum günümü unuttunuz.

You forgot my birthday.

Doğum günümü unuttu.

- He forgot my birthday.
- They forgot my birthday.

Doğum günümü unuttun.

You forgot my birthday.

- Sami'nin gülümsemesi günümü parlatıyor.
- Sami'nin gülümsemesi günümü aydınlatıyor.

Sami's smile brightens my day.

Kendi doğum günümü unuttum.

- I forgot my own birthday!
- I forgot my own birthday.

Gerçekten günümü gün ediyorum.

I'm actually enjoying myself.

Doğum günümü iple çekiyorum.

I'm looking forward to my birthday.

Tom doğum günümü unuttu.

Tom forgot my birthday.

Herkes doğum günümü unuttu.

- Everyone forgot my birthday.
- Everybody forgot my birthday.

Odayı temizlemek üç günümü aldı.

It took me three days to clean the room.

Belki benim doğum günümü hatırlamıyor.

Perhaps she doesn't remember my birthday.

Arkadaşlarım benim doğum günümü kutladılar.

My friends celebrated my birthday.

Tüm günümü alsa da,yazacağım.

- Even if it takes me the whole day, I will do the typing.
- Even if it takes me the whole day, I'll do the typing.

O benim doğum günümü unuttu.

- She forgot my birthday.
- They forgot my birthday.

Benim doğum günümü kutlamanı istemiyorum.

I don't want to celebrate my birthday.

Bütün günümü kar küremekle geçirdim.

I spent all day shoveling snow.

Onlar benim doğum günümü unuttular.

They forgot my birthday.

2078'de 75. doğum günümü kutlayacağım.

The year 2078, I will celebrate my 75th birthday.

Bu kitabı okumak üç günümü aldı.

It took me three days to read this book.

Belki o benim doğum günümü unuttu.

Maybe she forgot my birthday.

- Beni mutlu ettin.
- Günümü gün ettin!

You just made my day.

Benim canım doğum günümü kutlamak istemiyor.

I just don't feel like celebrating my birthday.

Soğuk algınlığımı atlatmam on günümü aldı.

It took me ten days to get over my cold.

Doğum günümü hatırladığınız için teşekkür ederim.

Thank you for remembering my birthday.

Bütün günümü o romanı okuyarak geçirdim.

I spent the whole day reading that novel.

- Günümü gün ettin!
- Beni mutlu ettin!

You made my day!

Hiç kimse doğum günümü hatırlamadığı için üzgündüm.

Since no one remembered my birthday, I was upset.

Tom bu yıl yine doğum günümü unuttu.

Tom forgot my birthday again this year.

Bu, pazartesi günümü geçirmek için en iyi yoldur!

This is the best way to spend my Monday!

Bir dahaki sefere on altıncı yaş günümü kutlayacağım.

Next time I will celebrate my sixteenth birthday.

Doğum günümü kutlamama yardım ettiğin için teşekkür ederim.

Thank you for helping me celebrate my birthday.

Soğuk nedeniyle yalnızca bir çalışma günümü kaçırdım ve masam kağıtlarla dolu.

I only missed one day of work because of a cold and my desk is piled high with papers.